Gelecek Partili Nedim Yamalı Gündemi Yorumluyor
Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Nedim Yamalı genel yayın yönetmenimiz Fehmi Çalmuk'un sunduğu Politik Adam programında gündemi yorumladı. Röportajın 1'inci bölümü...
Politik Adam – Efendim hayırlı akşamlar, bendeniz Fehmi Çalmuk, yine bir Politik Adam programında sizinle beraber olmanın mutluluğu içindeyiz. Program konuğuma geçmeden önce, geçen hafta Yalova’daydık. Yalova Valisi’nin ve Arapgir Belediye Başkanlığı’nın katıldığı Ahi Enstitüsü’nün bir programındaydık. Sayın Vali Muammer Erol’a ve Arapgir Belediye Başkanı’mız Haluk Cömertoğlu’na teşekkür ediyorum. Oradan Çorum’a gittik, Çorum Vali’miz Mustafa Çiftçi Bey’e de ilgi alakaları için teşekkür ediyorum. Oradan da Tokat Esnaf ve Sanatkarlar Odası’nda bir çalışma yaptık. Tokat valiliği ve Tokat Belediye Başkanı Eyüp Bey’e de buradan çok çok selam söylüyorum.
Efendim, siyaset bütün hızıyla devam ediyor. Bugün çok önemli bir konuğumuz var. Eskiden beri tanıdığımız değerli büyüğümüz, değerli siyaset adamı ve Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Sayın Nedim Yamalı. Hocam hoş geldiniz.
Nedim Yamalı -Merhabalar, hoş bulduk Fehmi Bey, iyi yayınlar diliyorum.
Politik Adam -Gelecek Partisi deyince herkesin ilk söylediği, Ahmet Hocanın partisi mi? İşte Ahmet Hocanın partisinin siyasi işlerden sorumlu Başkan Yardımcısı bugün konuğumuz, gündemi, siyaseti, Gelecek Partisi’nin gündemini, seçimleri, ittifakları, Sayın Ahmet Davutoğlu’nun 6’lı masa sonrası yaptığı çıkışlarını Sayın Yamalı ile konuşacağız.
Değerli Başkanım ilk önce Gelecek Partisi’nin Türkiye gündemi başlığıyla başlayalım. Gelecek Partisi’nin gündeminde hangi sorun var. Sizin gündem belirlemenizde birinci sıraya yazdığınız ilk sorun?
Nedim Yamalı -Gelecek Partisi’nin gündeminde tabi ülkenin sorunları var. Ülkenin sorunları, gitgide artan bir hayat pahalılığı, gitgide zorlaşan hayat koşulları, istikrarsızlık belirtileri, tabi bunlara çözüm aramak için gayret gösteriyoruz. Partiler ülkenin sorunlarını çözmek için kuruluyor. Ve belli konularda, belli bir bakış açısıyla, belli bir pencereden iddiaları oluyor. Kendi bakış açılarıyla, kendi pencerelerinden ülkenin sorunlarını hem yorumluyorlar hem de kendi önerilerini sunuyorlar. Elbette ki bizimde son yıllarda, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçildiğinden itibaren ülkenin demokratikleşme yolunda ve 150 yıldır iyi bir meclise ulaşma çabasında sorunlar olduğunu düşünüyoruz. Ve bugünkü yaşadığımız sorunların kaynaklarından bir tanesinin de bunlar olduğunu düşünüyoruz. Ve bu konudaki düşüncelerimizi söylüyoruz. Bu konudaki düşüncelerimizde bizim gibi düşünenlerle bir işbirliği yapma gayreti içerisindeyiz. O yüzden Gelecek Partisi’nin gündeminde bunlar var.
Politik Adam -Hocam fiyat artışları, vatandaşın evinde, mutfağında yangın var, özellikle alım gücünün çok azaldığına ilişkin ve Sayın Başkan’ın yurtiçinde yaptığı gezileri görüyoruz. İnsanların ona yaklaşarak, başlarını onun omuzuna koyup dertlendiğinin birçok fotoğrafını gördük. Yani bu arada da iyi bir sosyal medya çalışmanız olduğunu da belirteyim. Fiyat artışı, sistem değişikliği tartışmalarını rafa mı kaldırdı size göre?
Nedim Yamalı -Elbette ki çok ağır ekonomik şartlar var, özellikle son bir iki yıldır. Bir ailede büyük bir ekonomik sıkıntı varsa, bir ailede işsiz bir kişi varsa, o ailenin en önemli problemi odur. Tabi bunları göz ardı etmemek gerekiyor. Fakat bir taraftan bu hayat pahalılığının, gitgide artan bu geçim şartlarındaki sorunlardan bir tanesinin de bunlar olduğunu sürekli hatırlatmamız gerekiyor. Yönetilemeyen, artık yönetmekte zorlanıldığını gördüğümüz bir ekonomi yönetimi, ülkede bir sahipsizlik, ekonominin nasıl yönetildiği konusunda gitgide artan şüpheler ve bunun sonucunda, evet dünyada da büyük ekonomik problemler var fakat bizim ülkemize baktığımız zaman, dünyadaki oranlara göre çok daha şiddetli yaşanan ekonomik problemler var. Bunlar tabi demokratikleşme, haklar, özgürlükler konusunu belki biraz ikinci plana atabilir. Sistem sorunlarını belki vatandaşlarımızın gündemde daha aşağıya almasına sebep olabilir. Ama tabi biz bunu sürekli hatırlatmak zorundayız. Yani evet büyük problemler var, bunun birçok sebepleri var, bir kısmı eski sebepler, sadece Ak Parti zamanında yaşanan sebepler değil.
Politik Adam -Kartopu gibi olmuş, büyüye büyüye gelmiş, ertelenmiş ve ötelenmiş, kucağımızda bulduğumuz sorunlar.
Nedim Yamalı -Evet, Türkiye 90’larda da çok ciddi bir enflasyon dönemi yaşadı, çok uzun süre. Fakat bunu bir şekilde çözmesini bildi, bir şekilde bir şeyler yapabildi. Ama demek ki bu kronik bir sorun, demek ki bizim bu sorunlara yapısal çözümler bulamadığımız gözüküyor.
Politik Adam -Geçici palyatif çözümler mi?
Nedim Yamalı -Yani öyle gözüküyor. Çünkü dünyanın kötü yönetildiğini düşündüğümüz ülkelerinde bile bu kadar yüksek bir enflasyon yok. Şimdi bu ay açıklanan verilerde, enflasyonda dünya 6.’sıyız. Türkiye’nin enflasyonda dünya 6.’sı olmaması gerekiyor. Avrupa ortalaması 8,1, tamam Avrupa ortalaması 8,1 se bizde de iki katı olsun. %16 ya da %20 olsun ama şimdi %80 enflasyonla ÜFE’de %100’ü geçen enflasyonla, hepimizin günlük olarak yaşadığı, 5-6 liralık benzin 15 lira olmuş.
Politik Adam -En son depoyu ne zaman doldurdunuz başkanım?
Nedim Yamalı -Biraz önce doldurdum, evden oğlum aradı, baba akşama zam geliyormuş diye, tekrar yarım depo doldurdum.
Politik Adam -Geçen hafta doldurduğumuzla arasındaki fiyat farkı çok fazla
Nedim Yamalı -Çok korkunç, işine arabasıyla gitmek zorunda olan insanlar var ve bunlar çok zengin insanlar değil ve aylık masrafları en az 2 bin, 3 bin lira o da çok uzakta değilse. Türkiye’nin %45’i, 17-18 milyon hane var biliyorsunuz, Türkiye’de 7 milyon haneye sadece asgari ücret giriyor yani 4253 lira giriyor. Ve o aile, o 4253 lirayla 4 kişi bir ay geçinmeye gayret ediyor. Sayın Cumhurbaşkanı aç mı var bu ülkede dedi ama 4 kişilik bir haneye 4253 lira giriyorsa, o aile tok mudur? Makarnayla, bulgurla beslenen bir aile tok mudur? Bunlar devasa sorunlar, şimdi geçen hafta iki gün Kars’taydık, perişanlık var.
Politik Adam -Tabi, tarım ve hayvancılık önemli bir geçim kaynağı,
Nedim Yamalı -Tabi, çok kötü, mutlu olan çok az insan var maalesef.
Politik Adam -Diyanet İşleri Başkanlığı kurbanlık bağış fiyatlarını açıkladı, 2200 lira galiba, küçükbaş için hisse bedelini açıkladı, geçen yıla göre %100 bir zam var.
Nedim Yamalı -Zorlukları anlıyoruz biz ama bunlar mutlaka tedbir alınması gereken konular.
Politik Adam -Peki çözülmesine ilişkin bir umut var mı bu iktidarda?
Nedim Yamalı -İşin doğrusu ben onu görmüyorum. Çünkü mesela bir KKM çıkartıldı. Çok derli toplu yönetimler bunun altından kalkabilir. Şimdi Ak Parti’nin ilk dönemlerinde buna benzer krizler yaşandı ama iyi kadrolar vardı, çok sayıda insan işi sahipleniyordu ve bunların üzerinden gelinebildi. Nihayetinde 2008’deki krizden, o zamanki Cumhurbaşkanı’nın dediği gibi hakikaten teğet geçildi ama ben o zaman ne kadar çok sayıda iyi adamın, iyi insanın çok ciddi çalıştığını biliyorum. Ve bu böyle atlatıldı.
Politik Adam -İyi adamlar beyaz atlarına bindi dermiş gibi oldu.
Nedim Yamalı -Evet, iyi adamlar beyaz atlarına bindiler, gittiler şimdi bir muhasebecinizi değiştirir gibi Merkez Bankası Başkanı değiştirirseniz, yani bazı şeylere saygı duymanız gerekiyor. Siz bir ülkeyi yönetiyorsunuz diye her şeyi yapamazsınız. Yani her şeyi yapmamalısınız. Bu kurumlar, eski kurumlar, dünyada 200 tane ülke var. Bu 200 ülke yönetiliyor, bankaları var, ekonomi yönetimleri var, ekonomi bir bilim haline gelmiş, yani artılar, eksiler var. Siz bunu bir ilçe yönetimini, il başkanını alır gibi, orada da çok dikkatli olmanız gerekir, bunları yapmamanız gerekir çünkü bunlar bu ülkeyi 100 yıldır belli bir yere getirmiş kurumlardır.
Politik Adam -Değişiklikte, gözlerime bakın, ne dediğimi anlarsınız denildi, ekonomi yönetiminde bu göze bakışın bir etkisi olamaz mı yani?
Nedim Yamalı -Olmaz, çünkü Fehmi Bey sizde biliyorsunuz, bunlar matematik şeyler.
Politik Adam -Hani ben şöyle görüyorum, elbette ki biz kurumsal eğitim hizmetleri veriyoruz. Gittiğimiz yerde kurum kültürünü, lider vizyonunu anlatırken, liderliğin özelliklerinden biri de mizaha yatkın olması, bir siyasi liderin mizah yapma kabiliyeti de olması lazım. Ama şimdi fiyat artışlarının olduğu bir dönemde, ekonomi konusunda mutfakta yangın olduğu bir dönemde, yapılan benzetmelerin, sözlerin, çok iyi seçilmesi lazım. Vatandaş olarak baktığım zaman benim ağrıma gitmemesi lazım, benimle dalga geçiyorlar gibi görmemem lazım.
Şimdi Nedim Bey, Sayın Genel Başkan’ın, 6’lı masa konusuna geleceğim ama 6’lı masa toplantısından sonra il başkanları toplandı. 24.İl başkanları toplantısının açılış konuşmasını ben dikkatlice izledim. Şimdi 6'lı masanın oluşmasında temel ilkeler vardı. Sayın Genel Başkan, konuşmasının içinde, temel ilkeler, yoksulluğu yok edecek reçeteye sahiptir diyor. Ben bunun biraz açıklanmasına ihtiyaç duyuyorum. Zatıalinizden de bu konuda bilgi edinmek istiyorum. Yani 6’lı masanın temel ilkeleri nasıl bir reçete veriyor?
Nedim Yamalı -Şöyle bir reçete veriyor. Bu işbirliğinin temel sebebi, parlamenter sisteme geçiş arzusu. Şimdi orada 6 ayrı siyasi parti var. Bu siyasi partilerin önemli bir kısmı, bazıları birbirine yakın olsalar bile, ayrı geleneklerden, ayrı damarlardan, ayrı pencerelerden gelmiş partiler ve düşünceler. Fakat ortak bir hedef ve öncelik için bir araya gelmişler, bu da Parlamenter Sistem’e geçme arzusu. Şimdi hiçbir sistem bize sihirli bir değnek sunmuyor. Yani şu sistemle yönetilirseniz, bir cennete giriyorsunuz olmuyor. Fakat Parlamenter Sistem gibi sistemler size çözüm yolları açıyor, çözümü konuşmanızı sağlıyor ve çözümü bulmanızı sağlıyor. Biraz önce o yüzden bahsettim, Türkiye sıkıntılı dönemler geçirmesine rağmen, meclisteki o mücadelesiyle, mecliste siyasi partilerin mücadelesi, seçimler, yenilgiler, tecrübeler, tekrar kazanmalar ve nihayetinde çözüm bulundu ve Ak Parti’nin zaten kuruluşu, varoluşu da böyle oldu. Çözüm anca buradan geçebilir. Burada söylemeye çalıştığımız, bu mekanizmayı tekrar geriye getirmek gerekiyor.
Politik Adam -Mekanizma geldi, Parlamenter Sisteme geçiş süreci başladı. Ekonomiden sorumlu bir devlet bakanımız oldu. Kadrolar yine oluştu, yine bir bakana bakmayacak mı iş?
Nedim Yamalı -Elbette bir insana bakacak fakat burada bir mekanizma var, ekonomi öncelikleriniz var, mesela inşaat, imar, bunu mu önceleyeceksiniz, üretim ve istihdamı mı önceleyeceksiniz. Bunlar ciddi tercihler. Ak Parti’nin içinde de yer aldık, orada çok başarılı işlere de imza attık. Ama her zaman eleştirilen bir şey vardı, neden bizim bu işlerde imar bu kadar öncelikli, neden bu kadar müteahhit öncelikli, neden bu kadar inşaat öncelikli. Mesela sanayicilere gittiğimiz zaman, ben Ak Parti’nin içindeyken bile ciddi tepki alıyorduk ve ciddi bir eleştiri alıyorduk. Sanayicilerin çok ufak ihtiyaçları karşısında bile, ben aracılık etmeye çalıştığım zaman, bir sorun çözmeye kalktığım zaman, hakikaten bizim devlet bürokrasisinin, bizim iktidarın o zamanki anlayışının sanayicileri çok ta önemsemediği, sorunları çözmek için çok ta gayret göstermediğini gördük.
Politik Adam -Kalkınmasını sağlamayan 3.dünya ülkelerinin, bayındırlık hizmetlerini bir kalkınma modeli olarak görmeleri, Özal döneminden başlayarak Türkiye’de çok büyük bir hata, bu büyüme hormonal bir büyüme oluyor ama sanayide Türkiye gerçekten büyümesini sağladı, 7’nin üstünde ama bizim ihracatımızın büyük kalemi sanayi üretiminden kaynaklanıyor.
Nedim Yamalı -Tabi ama bakın enflasyondan arındırdığınız zaman öyle büyük bir büyüme maalesef yok, Türkiye’nin bu sene 2022’nin Ocak, Nisan ihracat artışı %21 olmuş dolar olarak, ithalat artışı %40 küsur olmuş. Yani bunu ne kadar sürdürebilirsiniz.
Politik Adam -Sürdürülebilecek bir şey değil.
Nedim Yamalı -Değil ve bu ihracatta nasıl oluyor, çok düşük ücretlerle çalıştırdığınızdan dolayı, düşük maliyetlerle satabildiğiniz ürünlerden dolayı oluyor. Bu sürdürülebilir değil. Türkiye için biz neyi hedefliyoruz, neyi hayal ediyoruz? Düşük ücretli insanlar ve bunun üzerinden yapılan bir ihracat modeli, böyle mi yani? Eskiden Çin için düşünülürdü bu, Çin’de bile şuan asgari ücret oldukça yüksek. Dolayısıyla biz orada 10 tane hedef açıkladık. Bir kere ekonomi hedefiniz ne, sizin büyüme hedefiniz ne, sanayici burada önemlidir. Biz o zaman sanayicilere gittiğimizde, bizim önümüze çıkmayın, bize engel olmayın yeter diyorlardı, sizden bir şey beklemiyoruz artık diyorlardı. Türkiye’deki sanayicilerin o zaman ki Ak Parti’ye bakışı buydu ve bu hala devam ediyor. Ülkenin ihtiyacı hala İstanbul’da yeni rant alanları ortaya çıkartmak mı yani? İstanbul’a bir kanal daha, bir tünel daha, ya niçin orayla uğraşıyorsunuz? Ülkenin önemli yerlerine, birçok yere gidiyoruz, Adıyaman’a gittik, Kars’a gittik. Her yere gidiyoruz, Diyarbakır’a gittik, şimdi yine Malatya’ya gideceğiz. Ülkenin önemli yerlerine bakıyoruz, evet ana yollar biraz var ama ilçeler girdiğimiz zaman, çok önemli ilçelerde bile yol yok, su problemi hala var. Anadolu’daki birçok ilin halen sahipsiz olduğunu görüyoruz. Kars’a gittik, orada Digor, Kağızman’a gittik, dolaştık. Birisi 100 yıl öncesini yaşıyor bu ülkede, İstanbul’a geliyorsunuz, başka bir şey yaşanıyor. Bu ülkenin ihtiyacı İstanbul’a bir kanal daha mı yapmaktır, yoksa Doğu Anadolu’da, Orta Anadolu’daki birçok ille uğraşmak, birazda oralardan göz gezdirmek midir?
Politik Adam -Şimdi Genel Başkan diyor ki açıklamasında, Anadolu’dan açız feryatları yükseliyor. Bu çok önemli bir tespit,
Nedim Yamalı -Evet, çok önemli, hakikaten yaşıyoruz Fehmi Bey, yani yaşlı bir insan açız diye geliyor, hakikaten bir şey biriktirememişse hayatında, bugün bir emekli maaşı 2000 küsur lira, nasıl geçinsin? 2000 liranın bugün düştüğü seviyeye bakalım. Bu ülkenin ucuz olan yerlerinde böyle, bu çok acilen tedbir alınması gereken bir şey, biraz önce o yüzden söylemeye çalıştım. Ülkenin 7 milyon hanesi 4-5 bin lira ile geçinmek zorunda. Bu ülkenin çocukları var orada, yetişecekler, protein alacaklar, büyüyecekler, süt içmeleri lazım, et yemeleri lazım, yani bu büyük problemlere yol açar. Bugün yine doğalgaza %30, elektriğe %15, biraz sonra akşam 1,5 lira mazota, benzine, yani 5-6 liradan 25 liraya çıktı. Bütün market ürünleri böyle, bu alay edilecek bir şey değil. Gözlerine bakarak veya Sayın Cumhurbaşkanı’nı eleştiriyoruz ama aç yok ki bu ülkede diyor. Soruyu yanlış anladı belki, külliyede aç var mı gibi anladı herhalde,
Politik Adam -Açlık göreceli bir şey mi? Ama bizim müktesebatımız gereği, bir vatandaşımızın ben açım dediği zaman, ben gerçekten aç olduğuna inanırım. Çünkü kolay kolay ben açım demez.
Nedim Yamalı -Kesinlikle bu çok duyduğumuz bir şey değil.
Politik Adam -Bu geçici sığınmacılar konusu, Gelecek Partisi’nin gündeminde mi? Niye, Ahmet Hocaya bu konuda çok fatura kesildi, Suriye konusunda, sizin bir televizyon programında söylediğiniz bir nokta var. Halep kaybedilmeseydi, Halep kaybedildikten sonra 1 milyon ilave sığınmacı geldi. Çünkü Halep’in kaybedilmesinin stratejik bir durum olduğu, Türkiye’nin bunu önleyemediğini, eğer önleseydi bu kadar sığınmacı konusu konuşulmayacaktı deniliyor. Ahmet Bey’e bu konuda haksızlık mı yapılıyor, Ümit Özdağ başta olmak üzere herkes bir fatura kesiyor da, partide siyasi işlerden sorumlu başkan yardımcısı olarak size sormak istiyorum. Yani Ahmet Bey bu konuyu birkaç sefer cevapladı ama?
Nedim Yamalı -Ümit Özdağ gibi akla zarar şeyler söyleyenleri bir tarafta bırakıyorum, o zaten bu yaptıkları ve söyledikleriyle bu memlekete hayırlı bir şey yapmıyor, tehlikeli şeyler yapıyor, inşallah biran önce aklıselim davranır.
Politik Adam -Tehlikeden kastınız ne?
Nedim Yamalı -İnsanları tahrik etmemek lazım,
Politik Adam - Yani sizde bazı insanlar gibi Türkiye’de bir iç karışıklık tehlikesi mi görüyorsunuz?
Nedim Yamalı -Şimdi bu millet, sağduyulu bir millet, bu milletin tarihinde isyanlar, kalkışmalar falan yok. Sağduyulu bir millet, çok zorluk çekmiş, zorluk çektiği zamanlarda da bir kalkışma yapmamış, sabırla beklemiş bir millet. Şimdi Suriye meselesi 2011’lerde başladı ve Suriye’de iç karışıklıkların her anı, her dakikası, her saniyesi, milletin gözünün önünde başladı. Şunu söylemek gerekiyor, sadece Ahmet Davutoğlu Hoca değil, o zamanki Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Tayyip Erdoğan, bütün askeri erkan, herkes Suriye’deki sıkıntıyı gördü. Suriye ile iyi ilişkiler kurmaya çalıştı, Suriye’nin başkanını ikaz etti. Olaylar başladıktan sonra da gitti, gizli temasları sürdürdü ve dünyada Türkiye ile samimi çalışan tek ülke Türkiye’dir. Bugünde öyledir. Suriye’de Hoca yanlış yaptı deniliyor, Suriye’de doğruyu kim yaptı? Beşar Esad’ mı doğruyu yaptı, İran gitti orada vahşice işler yaptı, Rusya girdi, vahşice işler yaptı. Amerika girdi orada vahşice işler yapıyor. Orayı ilk bombalayan uçak, bir Fransız uçağıydı, o yüzden Suriye’de doğruyu yapan yok zaten. Suriye’de doğruyu yapan yokken, Türkiye’nin 900 km sınırı var ve orada iyi niyetli adımlar sadece Türkiye’den geldi, oradaki hükümetten geldi. Şu anda yine hatalar olsa bile, sığınmacılarla ilgili doğru yapılıyor.
Politik Adam -Ben Gelecek Partisi’nin, Tayyip Bey’in iktidarını yani Ak Parti iktidarını, geçici sığınmacı politikası konusunda çok ta eleştirmediğini görüyorum. Çünkü Ahmet Davutoğlu Bey’in bıraktığı yapıda devam ediliyor. Genel hatlarını o çizdiğinden dolayı mıdır?
Nedim Yamalı -Bu doğru olan, bunlar bir de devlet politikasıdır Fehmi Bey, bu sığınmacılarla ilgili konuyu, Dışişleri Bakanlığı’nın bir odasında tasarlayamazsınız. Milli Güvenlik Kurulu toplanır, başında Cumhurbaşkanı vardır, yan yana otururlar. Başbakan, Dışişleri Bakanı, İçişleri Bakanı, Milli Savunma Bakanı, MİT teşkilatı, askerler, herkes, yani bu tür konular oradan çıkar. Şimdi Ahmet Davutoğlu ile ilgili bir şeyler söylüyor ama işin doğrusu Ahmet Davutoğlu ile ilgili bir şikayet varsa, Tayyip Erdoğan’ın söylemesi lazım. İkincisi orada bir hata varsa, 2011’de başladıktan sonra 2014’de Hoca başbakan seçildi. Yanlıştıysa Hoca niye başbakan oldu? Orada doğru yapılıyor fakat birde tabi şunu unutmamak gerekiyor, 2011-12-13-14 sizin aldığınız kararlar, askeriye içindeki FETÖ’cü generaller tarafından yerine getirilmiyor. Bakın orada bir sürü talimatlar verilmiş, bazen Hoca anlatıyor bize, istenilenler bir türlü olmuyor, sonradan ortaya çıkıyor, verilen talimatlar FETÖ’cü generaller tarafından yapılmıyor, aksatılıyor, başka şeye çevriliyor, yani buna benzer bir sürü boyut var. Bu tür meselelerde partisel çıkarları ön plana getirmemek lazım,
Politik Adam - Şimdi şu 6’lı masa olayına gelelim. 6’lı masa 4.kez toplandı, o da Sayın Ahmet Davutoğlu’nun ev sahipliğinde, Gelecek Partisi Genel Merkezi’nde. Hoş geldiler, sefa geldiler, yemek menüsüne bazı televizyonlar kafayı çok takmıştı, ben onlara girmiyorum.
Nedim Yamalı -Çok mütevazi bir yemekti.
Politik Adam -Derviş yemeği öyle olur başkanım. Seçim bitene kadar işbirliğine devam kararı var. Şimdi ben şunu sormak istiyorum. 6’lı masa bir seçim ittifakı değil, değil mi?
Nedim Yamalı -Değil,
Politik Adam -6’lı masa sadece temel ilkeler bazında, 6 partinin bir araya gelerek yaptığı bir çalışma.
Nedim Yamalı -Evet
Politik Adam -Yani bunu yaptıktan sonra şöyle diyelim, ülkenin kaderiyle ilgili Genel Başkan çok ilginç açıklama yaptı. Bunların üzerinde biraz duracağız. Diyor ki, ülkenin kaderini tek adamdan alıp, ülkeyi başka bir adama devretmek konusuna karşıyız diyor, Cumhurbaşkanı adayı konusunda. Şimdi bu bir siyaset dili, hani biz gazeteciliğimizi konuşturursak, hani kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla babında bir iş. Yani 6’lı masayı oluşturan siyasilere de, Sayın Davutoğlu, Hoca kimliğiyle, tek adamdan kurtardık, Tayyip Erdoğan gitsin ama biz yeni bir tek adam oluşsun diye, 6’lı masada bir birliktelik yapmadık mı diyor?
Nedim Yamalı -Orada işbirliği yaptığımız partileri söylemiyoruz, şimdi sürekli şu soruluyor, yani sürekli sorulan soru sadece Ankara’da soruluyor. Kars’ta, Diyarbakır’da, Adıyaman’da sorulmadı. Cumhurbaşkanı adayınız kim olacak konusu, bu halkı hiç meşgul etmiyor. Hiç kimse bize Kars’ta Cumhurbaşkanı adayınız kim olacak diye sormadı. Biz buna biraz bu nedenle tepki gösteriyoruz. Ya, bir isim değil, burada yeni bir program gerekiyor, yeni bir sistem gerekiyor. Bakın siz bizden çok daha iyi biliyorsunuz, son bir ayda meclisten ne kadar haber verildi acaba, meclisten ne kadar görüntü verildi haber bültenlerinde, neredeyse hiç. Çünkü artık meclisin artık bir önemi yok. Eskiden her şey mecliste çözülmeye çalışılırdı, yapılır ya da yapılamazdı ama mücadele orada verilirdi. Yani burada verilen çaba, bu birbirinden ayrı partilerin bir araya gelmesi, bir takım ilkeler ortaya koyması, bir çaba içinde olması, bunu söylemeye çalışıyoruz. Bize, karşıda Tayyip Erdoğan var, sizin Tayyip Erdoğan’ınız kim gibi bir şey soruluyor. Bizim çabamız parlamenter sistemi üzerindeki vesayetlerden arındırılmış olarak tekrar tesis etmek ve bunu çabası içindeyiz. Bunun çabası içinde olduğumuzun gözükmesi gerekiyor ve bundan dolayı bu ilke ve metinleri ortaya koyuyoruz. O yüzden bizim sözlerimiz onlara. Yani Tayyip Erdoğan karşına siz nasıl bir Tayyip Erdoğan arıyorsunuz, çıkartıyorsunuz şeklinde soranlara.
Politik Adam -Şimdi bu Tayyip Erdoğan gitsin meselesi, Merak Akşener’in başlattığı Abdülhamid dönemiyle, istibdat ile ilgili slogan konusunda söylendi. Sayın Cumhurbaşkanı da, 6’lı masa içinde yer alan, özellikle Gelecek Partisi ve Deva Partisi Başkanlarına, siz buna nasıl sessiz kaldınız diye bir eleştiri getirdi. Hani, Tayyip Erdoğan gitse ülke kurtulacak mı?
Nedim Yamalı -Hayır, demin söylemeye çalıştığım o, bize zaman zaman Ankara’da yani daha çok siyasi arenalarda sorulan soru adayınız kim, adayın kim olduğundan önemli bir şey var. O da bu sistem sürdürülebilir bir sistem değil. Sistemin değişmesi gerekiyor. Türkiye’nin 150 yıldır bir meclis tecrübesi var.
Politik Adam -Hani belki güçlendirilebilir, belki denetim mekanizması gelebilir, belki Amerika gibi senato vs.
Nedim Yamalı -Bunlar organik olmuyor, bakın dünyada Başkanlık sisteminin uygulandığı tek yer Amerika Birleşik Devletleri, aynı sistem Güney Amerika’da da var. Ama Güney Amerika’da, Amerika’daki gibi bir sistem var mı, aynı sistemle seçiliyorlar.
Politik Adam -Ama senatosu çok güçlü Amerika’nın
Nedim Yamalı -Senatosu güçlü ama nasıl olmuş,
Politik Adam -Büyükelçiyi bile senato seçiyor.
Nedim Yamalı -Elbette ama nasıl bu hale gelmiş, organik olarak gelmiş yani 200 -300 yıl, oralara gelmişler, kendi şerifini seçmiş, kendi yargıcını seçmiş, iç savaşları olmuş,
P-Biz tecrübe edemeyiz mi?
Nedim Yamalı -Biz tecrübemizi bir meclis üzerine yaptık ve bu uğurda bu millet büyük bedellerde ödedi. Nihayette biz bir yere geldik. Şimdi bize tecrübemize uygun olmayan, yapıya uygun olmayan ve sorun çözmediği de görülen bir sistem illa dayatılmaya çalışılıyor. Ve bu sistemin bütün kötü neticelerini bugün artık kendi evimizde, cebimizde yaşamaya başladık. Yani bu sistem böyle bir sistem ve bunda ısrar ediliyor. O yüzden mesele, Tayyip Erdoğan’ın gitmesi falan değil, birazda onu söylemeye çalışıyoruz. Yani Tayyip Erdoğan gider, bu yetkilerle, bu anlayışla başka biri gelir. Yeni bir garip dönem başlar. Burada bu şeyin önemini anlamak gerekiyor. Buradaki bu işbirliği çabası neden oluyor, neden bu sitem bu ülke için önemlidir.
Politik Adam -Ama şimdi seçim iradesi oldu, millet seçime gitti, hemen Cumhurbaşkanı Hükümet Sistemi değişmeyecek. Bir süreç gerekiyor, yeniden seçim, Anayasa değişikliği olacak, bu en az nereden bakarsanız, hızlandırılmış bir şekilde bile olsa, bir seneden aşağı olmayacak.
Nedim Yamalı -Olabilir, bakın bizim şu anda 4 tane çalışma grubumuz var. Birisi benim içinde bulunduğum, geçiş süreci ve koordinasyon olan siyasi komisyon. Birincisi Prof. Serap Yazıcı hocanın da içinde olduğu, bu geçiş sürecindeki yasal ve Anayasal mevzuatlar nelerdir, bunları çalışan bir grup. Yine bizim partiden, Ayhan Sefer Bey’in içinde olduğu, seçim güvenliği ve seçim süreciyle ilgilenen grup. Bir de Eski Ulaştırma Bakanımız Feridun Bilgin’in içinde olduğu, rehabilite edilmesi gereken, reforme edilmesi gereken ekonomik kurumlarla ilgili çalışan grup var. Bunlar çok hızlı çalışıyorlar. Elbette ki bir süreç olacak, bu süreçte şöyle bir şey elbette ki olmayacak. Biz burada 6 siyasi partiyiz, yıllarca çalışacağız, biri gelecek, onun huyuna, cismine teslim olacağız, öyle bir şey yok.
Politik Adam -Zaten genel Başkan diyor ki, ortak aday kim olursa olsun, Türkiye’yi 6 genel başkanın ortak iradesi yönetecek. Sayın Genel Başkan’ın bir endişesi mi var? Hani bu geçiş sürede getirdiğimiz Cumhurbaşkanı adayı?
Nedim Yamalı -Bu bir endişe değil, bize sorulan haklı sorulardan bir tanesi de, peki nasıl? Siz de onu sordunuz. Nasıl olacak bu iş? Elbette ki bunun bir tekniği olacak. Şu gözüküyor, ilk seçimlerde, genel seçim veya erken seçim, bu yapının kazanacağı gözüküyor büyük oranda. Şimdi bunun tasarlanması ve teknik geçişi planlanıyor. Elbette ki burada, bu iş başladığından itibaren, seçim kazanıldıktan sonra, pazartesi sabahından itibaren olması gereken işler, çıkartılması gereken kanunlar ve yönetmelikler var ve iddialarımızın yapılması var. Elbette ki şu andaki yetkilerle donatılmış olmasına rağmen, bazı düzenlemeler yapılacak. Bu Cumhurbaşkanı yardımcılarıyla ilgili olabilir, Cumhurbaşkanı’nın yetkilerinin bir kısmının, yardımcısına, meclise, ilgili kurumlara hemen devredilmesiyle ilgili olabilir. Bunlarla ilgili çalışmalar zaten muhtemelen 1-2 ay içinde daha netleşir. Yani bu geçiş sürecinin 6-7 ay mı, bir sene mi, iki sene mi, ne kadar süreceği, ne kadar bir zaman alacağı ve bu sürecin hangi hukuki süreçle yönetileceği, neler yapılacağı önümüzdeki 1-2 ay içinde netleşir diye düşünüyorum.
Politik Adam -Evet Sayın Başkan, ben şöyle söyleyeyim, 2.bölümde bunu konuşmaya devam edelim. Gelecek Partisi üzerinde biraz durmak istiyorum. Bu genel yapınızı konuştuk çünkü siz daha öncede Ak Parti içinde olduğunuzu belirttiniz. Sayın Ahmet Davutoğlu Hoca, %49 oyla Ak Parti’nin Başbakanı seçilmiş bir isim. Şimdi sizlere, partinize yapılmış eleştiriler var. Geçmiş dönemde çok ağır eleştiriler yaptığınız insanlarla 6’lı masada bir aradasınız. Hani Ahmet Bey’in sabrına hayranım.
Nedim Yamalı -Sayın Cumhurbaşkanı’nın da zamanında çok eleştiri yaptığı insanlarla beraber yürüdüğü gibi,
Politik Adam -Evet, bu ilginç bir nokta, bunu birazdan konuşacağız.