Youtube Kanalı
Youtube Kanalı
Abone Ol
Türkiye Toprak Reformu Yapmalı
Medya İnternet
Medya İnternetEditör

Türkiye Toprak Reformu Yapmalı

Demokratik Sol Parti Genel Başkanı Önder Aksakal iç politikadan dış politikaya kadar gelişmeleri yazarımız gazeteci yazar Fehmi Çalmuk'un BBNTürk televizyonunda sunduğu Politik Adam programında konuştu. röportajın ikinci bölümü

 
GECE Mİ GÜNDÜZ MÜ GİDECEĞİMİZ BİZ BİLİRİZ
Politik Adam: Yunanistan’a bir gece ansızın gelebilirim demişti Cumhurbaşkanı. Miçotakis de dedi ki gece gelmeyin gündüz gelin. Buyurun Başkanım.

Önder Aksakal: Şimdi bizim ne zaman gideceğimizi biz biliriz. Bu mana da eğer…

Politik Adam: Dış İşleri bakanımızda bugün öyle söyledi. 

Önder Aksakal: Öyle mi dedi? Duymadım. 

TÜRKİYE'Yİ, HİÇ KİMSE HAFİFE ALMASIN.

Politik Adam: Aynen bu ifadeyi kullandı.

Önder Aksakal: Ne zaman gideceğimizi Türkiye belirler. Biraz önce de söyledim Ermenistan Azerbaycan son gelişmeleri üzerine de Yunanistan da ki gelişmeler üzerinde de iradenin bunların dışındaki yapılarda olduğunu ön görüyorum. Bunlar kaşıyacaklar hadiseleri biliyorsunuz makron çıktı Yunanistan'a açık destek veriyorum dedi. Şimdi Sayın Cumhurbaşkanı burada açıklama yaptı biliyorsunuz Miçotaksise karşı. Unutma dedi İzmir'i yani bunu sana hatırlatayım tam da 9 Eylül gününe denk geldi bu iş. İzmir'i hatırlatırım sana unutma dedi. Ben de buradan Miçotakis’in karşısında ona açık destek veren Macron'u hatırlatayım mesela. Değil mi? Sütçü İmamı unutmayın Maraş'ı unutma. Efendim, Karın Yalanı unutma. Şahinbey'i unutma Gaziantep'te. Fransız devlet başkanı olarak. Şimdi biz bunları hatırlatmak mecburiyetinde mi kalalım? Türkiye tekrar ve dünya tekrar o günlere mi yaşasın insanlık? Buna ne gerek var? Şimdi Fransa nere Yunanistan nere Azerbaycan ve Ermenistan nere? Herkes oturduğu yerde otursa herkes birbirinin devletler anlamında ve milletler anlamında var olmuş ve yerleşik hukuk saygı gösterse bu kavgaların hiçbirisi olmayacak. Yani Allah bir sürü nimet vermiş yarattığı insanlara bunları çok rahatlıkla hakça paylaşabiliriz. Türkiye'nin bütün derdi de bu zaten. Bakın, Yunanistan diyor ki sınırlarına olan bölge benim karasularım. O zaman ben gel o zaman şeye gidelim Beyşehir yolunun oraya kadar gel diyeyim sana olabilir mi? Sen geçmişte bu imparatorluğu bayrakları altında yaşıyordun daha düne kadar. Bunun üzerinden daha fazla zaman geçmedi. Eee o zaman Türkiye hiç kimse hafife almasın. Türkiye gece de gider gündüz de gider. Hani bir gün mutlaka iktidarda kim olursa olsun. Az öncede söyledim bizim iktidar olarak da muhalefet olarak da herkesin bu milli duruşu göstermesi lazım, birbirimize sopa göstermememiz lazım insanların içinde. Evet bir hataydı hatadır da. 18 senedir o topraklar işgal altında ve bu hükümet kayda değer dışa dokunur bir hareket göstermemişti. Hangi kaygı ile göstermediyse bu ayrı bir tartışma konusu ama bugün geldiğimiz noktada artık diyor bu alandan çekilin ben buradan açıklamalarımı söylüyorum hükümete önerim Sayın Cumhurbaşkanına Birleşmiş Milletler sözleşmesinde birinci maddesinde meşru müdafaa buyurur. Buna NATO ya da Birleşmiş Milletler'e müracatımızı yapalım ve adamları uyarın pılısını pırtısını toplasınlar eski hale getirsinler. Aksi halde bize meşru müdafaa hakkını veren Birleşmiş Milletler sözleşmesine göre gereğinin yaparız demelidir bugün itibari ile. Bunun bize yaratacağı her türlü kötü sonuca olumsuzluğa başta ekonomik olmak üzere 81 milyon Türk Milleti göğüs gerecektir ve ben buna yürekten inanıyorum. 

Politik Adam: Şimdi, Genel Başkanım şöyle bir şey arz ettiniz Sütçü İmam, Karayılan, Şahinbey, Şerif Kamil'den bahsettiğiniz halde bu tarih ve millet bilinci bakımından çoban memez şimdi zatı bu anlattığınızı değerli izleyiciler belirli bir yaş grubunda taban çok iyi almıyor. İyice anlamıyor. Ama yeni nesil ne yazık ki bunlarla ilgili irtibatını ünsiyetini ilişkisini unutmuş durumda ben şöyle bir yazı yazmıştım. İlköğretim okullarında Atatürk köşelerinin kaldırıldığı zaman Atatürk köşesi yüreğimimn köşesi diye. Aamcım burada şuydu; bizim binlerce yıllık Türk tarihine anlattığımız köşelerdi oralar. Hani sadece Mustafa Kemal'in bir masksı, İstiklal Marşı Gençliği Hitabesi yoktu. Ergenekondan bu yana hikayemiz var. Çocuk o bilinçle bakıyor görüyorduk köşeyi. Şimdi bunu kaldırmadığın zaman internette televizyon yayını yapmadığımız zaman zatı hanemizin milli mücadele ile ilgili ve verdiğiniz örnekten biraz üzülerek belirtiryorum ki hava da kalıyor. 

Önder Aksakal: Peki, Sayın Çalmuk bunu ben mi yapacağım iktidar da ben mi varım? Bunu bugün iktidarda bulunan ve bugün Yunanistan'a karşı dönüp bir gece ansızın gelebilirim diyen iradenin hayata geçirmesi lazım. Yani bu topraklar nasıl kazanıldı? 

6'LI MASA DEDİĞİMİZ YERE AYAR VERMEYE KALKAN ONLARI AZARLAYAN TERSLEYEN YA DA İŞTE AKIL VEREN BUNLARI BUGÜN KONUŞMAYACAĞIZ AHİRETTE Mİ KONUŞACAĞIZ? 

Politik Adam: Siz pas attınız da ben de böyle bir topu  yuvarlayayım dedim.

Önder Aksakal: Haklısınız. Kesinlikle katılıyorum. Yani Egede ki o mücadeleyi o efelerin mücadelesini milli mücadelesini Türkiye'nin Atatürk mancınığının önündeki ordularla irtibatını intibakını ve bu toprakları düşman işgalinden kurtarışını bizim her gün anlatmamız gerekiyor gençlerimize. Ben şunu bile önermiştim açıklamalarım da Milli Eğitim Bakanlığının yapacağı ilk iş okula ilk başlayan çocuklara öncelik Çanakkale'ye götürüp gezdirecekler. Kurtuluş Savaşının yaşandığı bölgeyi gezdirecekler. Dumlupınarı'ı gezdirecekler. Ege'yi gezdirecekler. İzmir'i gezdirecekler. Bu bilinci siz eğer bu neslin beynine işleyemeşseniz ileride bu topraklarımızı zapt edebilmek ellerinde tutabilmek koruyabilmek çok kolay olmayacaktır. Yani, bugün Atatürk'ün Gençliğe Hitabesini düşünün; ileri de diyor seni diyor bu amacından çünkü bir vazife veriyor birinci vazifen Türk istiklalini koruyup kollamaktır diyor. Seni diyor bu iradeden alıkoyacak diyor dahili ve harici bedhahların olacaktır. Dahili ve harici bedhahlar bugün hepsi birer birer kendisini gösteriyor. Adam ne diyor Diyarbakır diyor Kürdistan'ın parçasıdır diyor bakar mısınız yani bu kişi Atatürk'ün kurduğu partinin bir mensubu yani başka birisi söylese HDP'li söylese diyeceğim ki bu adamlar zaten bölücü eyvallah. Bu der diyeceğim. Bu bedhah dediğimiz kendi içimizdeki bedhah dediğimiz yapı bu. HDP'ye bakanlık vermiyorum neden bakanlık veriyorum pardon? HDP çok güveniyorsa kendisinde Cumhurbaşkanı seçsin gelsin bakanlığı alsın bir deneyin neden veriyorum yani bu adamlar Türkiye'nin bölünmesi için kendilerinin sadece doğuyu ve güney doğuyu değil Türkiye'yi yönetmek üzere mücadele ettiklerini söyleyen bir yapı değil siyasal anlamda. Bu bir ihtimal değil kendi söylemleri ile söylüyorum bunu işte APO'nun posterleri terörist başının posterleri asılmasın diye engelleyen emniyet güçlerine karşı mitinginden de daha durun bakalım buraya APO’nun heykelini dikeceğiz diyen kişi değil midir bugün işte 6'lı masa dediğimiz yere ayar vermeye kalkan onları azarlayan tersleyen ya da işte akıl veren bunları bugün konuşmayacağız ahirette mi konuşacağız? 

Politik Adam: Kahvaltıya gelemedi Demirtaş. Akşener'in kahvaltı daveti vardı. Belki de böylelikle 

Önder Aksakal: Akşener'in daveti değil Selahattin Demirtaş'ın kendi bekletisiydi o. Yani oraya bir kahvaltıya gitmek isterim gibi bir beklentiydi bir davet değildi. Ama işin iç yüzünün gerçek mana da iç yüzünün bu olmadığını bütün toplum görüyor. 

İZMİR'İN KURTULUŞU BİR TARKAN KONSERİNE İNDİRGEMEYE ÇALIŞMAK CUMHURİYET TARİHİNİ YAPILABİLECEK EN BÜYÜK HAKARETTİR 


Politik Adam: Şimdi bu söylediğiniz şeyi başka bir konuya geçeceğim de İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'de bu dediklerinizden bir nasip almış mıdır? 

Önder Aksakal: Umarım almıştır. Umarım almıştır İzmir gibi bir kentin büyük bir kentin belediye başkanının Osmanlı Tarihi'ni ve Milli mücadele tarihini çok yakından biliyor olması gerekir çünkü o emperyalist işgalini bitirildiği son nokta onun bulunduğu belediye başkanı olduğu il ve onun makamının önü Yani büyükşehir belediyesi düne kadar Konakta meydandaydı değil mi denizin kenarındaydı 

Politik Adam: Evet. 

Önder Aksakal: Dolgunun üzerindeydi yani sen orayı gördün Valilik binası hemen makamının arkasında o filmler fotomontaj yapmış filmler değil. Yaşanan gerçekler. Denize dökülenler insan yani İzmir'in kurtuluşu kutlanıyor güzel. İzmir'in kurtuluşu bir Tarkan konserine indirgemeye çalışmak Cumhuriyet tarihini yapılabilecek en büyük hakarettir. Tarkan çok değerli bir sanatçıdır halk tarafından sevilen beğenilen takdir edilen takip edilen bir sanatçıdır eyvallah. Ama siz sanatçıların kendim siyasi emellerinize parande yapmaya kalkarsanız bir gün bir yerde duvara toslarsınız. Buna çok dikkat etmemiz gerekiyor. Sayın Tunç Soyer'in geçmişte Hatırlarsanız İzmir'in parasını basmaya kalktı. İzmir'i en ayak (09.51) yapmaya kalktı. Dönenlerde olmuştur. Bu tabii Sırça köşklerden bir yerlere yönetiyorsanız hayaller dünyasında geziyorsanız ancak o zaman söylenebilecek bir has ama Türkiye'nin gerçekleri bu değil. Türkiye dünya jeopolitik bir noktası itibari ile söylüyorum en önemli koordinatlarda duruyor ve bu koordinatları koruyabilmek hakikaten sadece Türklerin değil dünya var olduğundan beri bu topraklar üzerinde yaşayan bütün medeniyetlerin sorunu olmuştur. Dikkat ederseniz onlarca büyük jeolojik hadiseler yaşanmış işte kıyamet diyebileceğimiz bir büyüklükte depremler yaşanmış ve medeniyetleri bugün hala kazıyoruz hala toprağın altında

Politik Adam: Tabii Tabii.

Önder Aksakal: Neler yaşanmış bu topraklar üzerinde durduk yere değil bu en mütevaziler burda üç tarafı denizlerle çevrili ve üç kıtaya hükmedebilecek bir merkez üssü anadolu coğrafyası bunu korumak ve kollamak bizim öncellikle görevimiz aç kalırız açık kalırız dayak yeriz kazık yeriz her neyse bunların hepsini tartışırız öderiz danışırız ama bu topraklarda yaşadığımız müddetçe yapabiliriz bunu. Yoksa Suriyeliler gibi sağda solda sığıntı haline gelirsiniz. 

ECEVİT'İN MİLLİYETÇİLİĞİNİ BAS BAS BAĞIRACAKSINIZ ÖBÜR TARAFTAN HDP'NİN BU YAPI İÇERİSİNDE ZIMMEN DE OLSA DESTEĞİNİ İÇİNİZE SİNDERECEK DURUŞLAR SERGİLEYECEKSİNİZ. 

Politik Adam: Şimdi Genel Başkanım ben zatı halinizin konuşmasında sanki bu altılı masa da bir şeyiniz var şüphe var. Bir dağılma sinyali gibi birşey algıladım zatı halinizin konuşmasından. Hani, çünkü bir direnç var bir ısrar var bir de ısrar var dirence karşı kaldığımız zaman mukavvemet gösterdiğinizde bu ilişki ağı kopacak. 

Önder Aksakal: Ben samimiyetin olması gerektiğini anlatmaya çalışıyorum. Orası dağılır mı dağılmaz mı ya da dağılmasından bizim parti olarak özel bir menfaatimizin olmadığını asla ve asla söz konusu değil. Bu ayrı bir konu. Ama bir samimiyetsizlik var yani bir taraftan siz Ecevit'in milliyetçiliğini bas bas bağıracaksınız öbür taraftan HDP'nin bu yapı içerisinde zımmen de olsa desteğini içinize sinderecek duruşlar sergileyeceksiniz. Hatırlarsanız Bülent Ecevit DSP'yi kurduğu zaman o dönemki SHP, DEPti o zamanlar yanlış hatırlamıyorsam değil mi kendi listelerinden kendi parlementolarından 

Politik Adam: Erdal İnönü'nün

Önder Aksakal: Erdal İnönü'nün hareketlerini üç beş tane dedi için oradan gelecek olan üç beş tane oy için parlamentoya bu bölücü yapıya taşımaya kalkmaktı doğru bir hareket değildi. Biz böyle şeylere asla girmeyiz diyen bir liderdi Ecevit. Şimdi bugün Sayın Kılıçdaroğlu'nu eşitlemeye çalıştı Ecevit ile ne alakası var bugün Kuzey Irak'taki terör mücadelesinde en üst noktada sürdüren bir devlet adamıydı bir başbakandı Bülent Ecevit bugünkü devlet yöneticileri anca daha yirmi sene sonra aynı noktaya gelebildiler. Dikkat edin ve Amerika'yı Irak'a sokmadığı için siyasi hayatı bitirilen bir devlet adamıydı. Şimdi siz eğer Türkiye'nin Suriye'de ne işi var derseniz Türkiye'nin Libya'da ne işi var derseniz münhasır ekonomik bölge anlaşması yapılırken bizim ne işimiz var orada derseniz bunu Ecevit'in hangi görüşü ile hangi duruşu ile ben özdeştleştirebilirim demek ki o masa içerisinde bir samimiyetsizlik var. Bu samimiyetsize diyorum ben. Bizi izleyen muhataplarını mutlaka değerlendirecektir. Ya bunu süründürmenin alemi yok. 

KENDİSİ KÜRT OLAN İLLE DE HDP'YE VERİYORSA O ZAMAN HDP'NİN MANTIKEN OYU YÜZDE ON MU ALMASI GEREKİYOR? 

Politik Adam: Genel Başkanım sayın Akşener diyor ki Kürtleri incitmeyeceğiz. HDP'nin terör örgütünü denetlememiz biz Türkiye'den gelen tarafız dememesi ve bunu yapan partiye karşı sizinde içinde bulunduğu bazı siyasi parti genel başkanının net açıkca bir reptiye vermesi kırmızı kart göstermesi Kürtleri incitiyor mu? Hani, biz niye bu HDP'yi ve Kürtleri dediğimiz zaman aynı yerde kullanmak durumunda mıyız? Niye bunu illa Kürtlere karşı diye?

Önder Aksakal: İşte bunu siyaset içerisindeki bir kısım siyasetçi yapıyor. Asla ve asla inanmıyorum. Kürt kökenli yurttaşlarımızın PKK'yı içselleştirdiklerine ve inandıklarına ben inanmıyorum. Böyle bir hadise yok. Ne demek yani kendisini Kürt olarak tanımlayan o zaman Ak Partinin niye Diyarbakır’dan milletvekili var ya da Siirt'ten niye milletvekili var? Yani kendisi Kürt olan ille de HDP'ye veriyorsa o zaman HDP'nin mantıken oyu yüzde on mu alması gerekiyor? 

Politik Adam: Evet.

Önder Aksakal: Ak Partininde oyu var.  Saadet pPartisininde var. DSP nin oyuda var. 

AMERİKA'YA HİZMET EDEN BİR TERÖR ÖRGÜTÜ VAR. O BÖLGEDEKİ KAOSU YARATMAK İÇİN VE O TERÖR ÖRGÜTÜNÜN FAALİYETLERİNİ SİYASAL ZEMİNDE YÜRÜTMEYE ÇALIŞAN DA BİR PARTİ VAR. 

Politik Adam: Hani siz HDK da antalya doğumluysanız da bir aydın zeybeği gibi konuşuyorsunuz şimdi Aydın'da çok çiftliği güney doğu var.

Önder Aksakal: Var tabii ki. Yani hiçbir parti toplumun hiçbir kesimini kendi tapulu malı sayamaz. Doğru bir hadise değil. Burada net olan bir hadise var. Küresel emperyalizme hizmet eden ha bu Amerikadır başlangıcı itibari ile. Amerika'ya hizmet eden bir terör örgütü var. O bölgedeki kaosu yaratmak için ve o terör örgütünün faaliyetlerini siyasal zeminde yürütmeye çalışan da bir parti var. Bunlar bugün çıkmışta değiller. Cumhuriyetin kurulduğundan beri varlar. 

  O (DERSİM) KALKIŞMADAN ETKİLENMİŞ İNSANLARIN DIŞA DÖNÜK BİR KİN DUYGUSU DENİLEN BİR YAPI VAR ŞU ANDA. 
Politik Adam: Tabii ki.

Önder Aksakal: Yani, Dersim isyanı herhalde buradaki iki dönüm arazi yüzünden çıkmadı. Değil mi Cumhuriyetin kurulmasına karşı İngilizlerin özellikle teşviki ve beslemesi ile o bölgedeki feodal aşiret reislerinin öncülüğünde din adamlarının söz de din adamlarının öncülüğünde yapılmış bir kalkışma. O kalkışmadan etkilenmiş insanların dışa dönük bir kin duygusu denilen bir yapı var şu anda. 

TOPRAKLARIMIZA SAHİP ÇIKALIM BEN BURADAN HERKESE AÇIKÇA SESLENİYORUM. ALTILI MASAYA VEYA ON ALTILI MASAYA NE İSE KİM VARSA GELİN ULUSLARARASI PLANDA OMUZ OMUZA OTURSUN KOL KOLA DURSUN

Politik Adam: Kitabın ortasından konuştuğunuzda.

Önder Aksakal: Evet bu böyledir. Geçtiğimiz gün İngiltere kraliçesi yaşamını yitirdi değil mi 96 yaşında 70 yıldır iktidar olan hani bir söz verdi topraklarında güneş batmayan imparatorluk 70 yıllık güneşi battı şimdi. Bundan sonraki süreçte İngilizlerin protestolarını görürsünüz cenaze gününde krallığı lal edin diyor. Charles için Benim kralım değilsin pankart açıyor kadın. Yarın İngiltere'nin ne hale düşeceğine ömrümüz olursa göreceğiz biz göremezsek çocuklarımız torunlarımız mutlaka görecek. O zaman topraklarımıza sahip çıkalım ben buradan herkese açıkça sesleniyorum. Altılı masaya veya on altılı masaya ne ise kim varsa gelin uluslararası planda omuz omuza otursun Kol kola dursun kendi içimizdeki siyasi çekişmelerimiz ekonomi politikalarımız üzerine yoğunlaşmalı ve bunları tartışalım ama Türkiye'nin bölünmez bütünlüğünü asla ve asla taviz vermeyelim.

DEMOKRATİK SOL PARTİ’SİNİN PARLAMENTODA YER ALMA İSTEĞİ NASIL YADIRGANABİLİR
Politik Adam: Şimdi izninizle genel başkanım Demokratik Sol Parti yeni bir ittifaka vira bismillah dedi. Hani balık sezonu da açıldı ya o deyimle anlatayım. Türkiye Değişim Partisi ile el sıkıştınız sayın lideri Mustafa Sarıgül ile... Bir yol yürüyeceksiniz bu Demokratik Sol Parti açısından ne anlama geliyor iki Türkiye açısından ne anlama gelecek? 

Önder Aksakal: Şimdi şöyle söyleyeyim biraz önce siz bir benzetme de bulundunuz. Sizi cumhur ittifakına yakın görüyorlar falan dediniz şu söyledikleriniz ile Biraz önceki söylenenleri uyuşmadı apaçık ortada biz hiçbir zaman bir ittifakın yanında yer almadık bugüne kadar onlardan da bize bir teklif ima yoluyla daha iyi olsa gelmedi ama şu bir gerçek ki önümüzde seçimler var bir cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi altında yapıyla bir seçim yasasıyla seçimlere gidilecek. Bu siyasi partilerin birbirleriyle ittifak kurması zorunluluğunu ortaya çıkarıyor ve dayatıyor. Dikkat edin Ak Parti bugün ittifak arayışında değil mi? Milliyetçi hareket partisiyle, Büyük Birlik Partisi ile bugün

MUSTAFA SARIGÜL TÜRKİYE SİYASETİNDE HAKİKATEN UZUNCA YILLAR HİZMET ETMİŞ GÖREV YAPMIŞ BİR SİYASETÇİ ARKADAŞIMIZ 

Politik Adam: Onlarda cumhur ittifakını genişletmek için. 

Önder Aksakal: Ya genişletir genişletmez ama bir ihtiyacın olduğunu ben vurgulamak istiyorum. Cumhuriyet Halk Partisi bugün altı tane siyasi partiye toplama ihtiyacını var nereden hissetmiş olabilir? İşte bu cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi denilen yeni anayasal düzenin dayatmasıyla. Demokratik Sol Parti 36 senelik bir siyasi parti. 1985'te kurulmuş. Ve o günden bugüne üç defa devlet yönetmiş. 20 yıldır da bunun dışında. 36'nın 20 sini çıkar yani 16 senedir üç defa devleti yönetmişiz. 92'den beri kurulmuş olan ana muhalefet partisinin daha bugün bir iktidar yüzü gördüğünü anlatabilecek kimse var mı? Yok. O zaman peki Demokratik Sol Parti’sinin parlamentoda yer alma isteği nasıl yadırganabilir. Ya da Türkiye Değişim Partisi’nin ya da Bağımsız Türkiye Partisi’nin, Yeniden Refah Partisi’nin parlamentoda yer alma arzusu o toplum kesimlerinin kendilerini parlamentoda temsil etme isteği bize iletilmiş ve bize verilmiş genel başkan olarak bize verilmiş bir görev değil mi? Bunun yadırganacak bir tarafı yok. Mustafa Sarıgül Türkiye siyasetinde hakikaten uzunca yıllar hizmet etmiş görev yapmış bir siyasetçi arkadaşımız ve Türkiye’nin geçmişteki en genç milletvekili unvanına sahip bir siyasetçi. 

ELBETTE BİR VAZİYET ALACAĞIZ VE BİRBİRİMİZDE YENİ BİR KURGUYU HAYATA GEÇİRECEĞİZ BUNUN BAŞLANGICINI SAYIN MUSTAFA SARIGÜL’LE YAPTIK, KONUŞTUK ARKADAŞLARIMIZLA BİRLİKTE.. 

Politik Adam:  Kardelenler hareketi.

Önder Aksakal: Değil mi? Yıllardan beri bu yapıların içerisinde büyük emekleri olmuş ve çizgisini hiçbir zaman bozmamış belki zaman zaman CHP DSP’de görevler üstlenmiş olabilir ama o demokratik sol kavramı, demokratik sol siyaseti özümsemiş ve o doğrultuda gitmiş. Bugün orada giderken öbür gün AKP’ye gitmemiş ya da öbür gün MHP’ye gitmemiş başkaları gibi. Bizde eğer bu ülke HDP gibi bir partinin inayetine muhtaç hale getirilmiş görünüyorsa bugünkü mevcut ittifak yapılarının dışında kalan partiler olarak elbette bir vaziyet alacağız ve birbirimizde yeni bir kurguyu hayata geçireceğiz bunun başlangıcını sayın Mustafa Sarıgül’le yaptık, konuştuk arkadaşlarımızla birlikte.. 

Politik Adam:  Yani genel idare kullanılan bu işbirliği geçti..

Önder Aksakal: Bu çember.. Hayır ittifak anlamında bir kurumsal yapı henüz ortaya konulmadı ama bu irade..

Politik Adam:  Yol arkadaşlığı konusunda bir söz var.

Önder Aksakal: Bu irade ortaya konuldu. Dün sayın Hüseyin Baş ile görüşme yaptı sayın Sarıgül. Bunu dışında bizim de bazı başka görüşmelerimiz oluyor. Gerek basın önünde gerek basının görüntüsü dışında. Bu süreçte önümüzdeki bir iki ay içinde ete kemiğe bürünecektir. 

Politik Adam:  Ben TDP’nin başkan vekili Uğur Aksöz’ü konut ettiğimde anayasanın ilk dört maddesi değişmezse, değişilmez kural bunu kabul eden her partiyle konuşuruz dedi. Ama şimdi şöyle bir iş var bir zaman mı bekliyorsunuz yani bunu genişletip mi kamuoyuna liderler olarak çıkacaksınız?

Önder Aksakal: Elbette

Politik Adam:  Şimdi anladığım kadarıyla rahmetli Haydar Baş’ın partisi BTP ile bir yapıyorsunuz o biraz daha muhafazakar ağırlıklı bir parti bağımsız tamam ama ben çeşitli partilerle de görüştüğünüzü biliyorum. İzniniz olmadan da onları açıklayacak değilim. Ama şimdi şöyle arkadaş beraber yürüyelim dediğiniz bir genel başkana da bir şey vadediyor musunuz? 

Önder Aksakal: Hayır hayır asla öyle bir şey yok. Hiçbirimizin de ben bugüne kadar görüştüğüm arkadaşların hiçbirisinden de ben cumhurbaşkanı adayı olursam bu iş olur gibi bir yaklaşım da bugüne kadar ben sezmedim işin doğrusu. Bunda belki en ön noktada konuşulacak bir isim varsa sayın Muharrem İnce. O da geçmiş dönem cumhurbaşkanı adayı olduğu için belki..

MUHARREM İNCE CUMHURBAŞKANLIĞI ADAYLIĞINI MÜKTESEP HAKKI OLARAK DÜŞÜNÜYOR OLABİLİR AMA BU HAKTAN VAZGEÇMEYECEK BİR RUH HALİNE SAHİP BİR SİYASETÇİ OLMADIĞINI GÖZLEMLİYORUM.

Politik Adam:  Bir müktesep hakkı var..

Önder Aksakal: Müktesep hakkı olarak düşünüyor olabilir ama bu haktan vazgeçmeyecek bir ruh haline sahip bir siyasetçi olmadığını gözlemliyorum. Çünkü onun da önceliğinde Türkiye’nin birliği, bütünlüğü, güçlü olması yatar. Bu kavram, bu özellik onun kendisine dair cumhurbaşkanı olmasından çok daha önemlidir. Bunu çok açıkça da ortaya koyabilen bir siyasetçi. Bu açıdan takdir edilmesi gerekir.

Politik Adam:  Sizin dış politikadaki milli duruşta ki birçok açıklama sayın..

Önder Aksakal: Bütün bu saydığımız partilerde aynıdır. Bugün Kıbrıs Barış Harekatı’nı yaptığımız parti kim? Rahmetli Erbakan’ın partisi, YRP adı altında bizim bu söylediklerimizin hiçbirisine sayın Fatih Erbakan’ın hayır canım biz öyle düşünmüyoruz diyebileceğini zannetmiyorum. Ne sayın Muharrem İnce’nin ne sayın Hüseyin Baş’ın ne Mustafa Sarıgül’ün ne bunun dışındaki başka bazı partiler var onların.. 

DOĞRU YAPILANLARI DA DESTEKLEME MECBURİYETİMİZ VAR. DOĞRULARI AHİRETTE SÖYLEMEYECEĞİZ BUGÜN DOĞRU YAPILIYORSA DOĞRU DİYECEĞİZ KİM YAPARSA YAPSIN. 
Politik Adam:  Ben bu demokratik kültürün güçlenmesi anlamında bu ittifak adımızı çok önemsiyorum. Niye? Halkın önüne bir seçenek koyuyorsunuz arkadaş. Siz şuna şuna muhtaç değilsiniz bir alternatif daha var. Belki bunun dışında yeni partilerin ittifakı da çıkabilir. Ama bu bize çok kültürlülüğü yani şu anlamda bir demokratik kültürü de oluşturabilirse hukuk zemininde, konuşma zeminin de bunun Türkiye’ye katkısı olacağını düşünüyorum. Bir de bu işin muhterem genel başkanım şöyle bir şey arz edeyim seçime katılma oranını yükselteceği düşüncesindeyim. 

Önder Aksakal: Evet, önemli olan o zaten. Eğer hakikaten siyaset yapıyorsak iddiamız ne devleti ben yönetirsem daha iyi yönetirim birbirimizi kötülemememiz gerekiyor bu manada. Toplumun iradesine saygı duymamız gerekiyor. Seçimler bittiğinde ben zaman zaman da söylerim bunu, Türkiye’de bir alışkanlık haline gelmiş seçimler bitiyor üstünden altı ay geçmeden ya da bir sene geçtikten sonra erken seçim diye başlıyoruz. Neden erken seçim? Bu millet beş yıllığına bir yetki veriyor bir siyasi partiye ya da gruba neyse.. Bu dönemde yapılan yanlışları anlatma misyonumuz ve görevimiz var topluma. Onun için muhalefetteyiz. Doğru yapılanları da destekleme mecburiyetimiz var. Doğruları ahirette söylemeyeceğiz bugün doğru yapılıyorsa doğru diyeceğiz kim yaparsa yapsın. Bunu da zafiyete uğratmış bir siyaset var Türkiye’de. Ben AKP’li değilim eğer öyle olsaydım bugün AKP’li olurdum. Ben DSP’liyim ve siyasetim de bitse belki o noktada bitecek bir kişiyim ama AKP’nin yaptığı yanlışları anlatıyorum. Milli eğitim bakanının anlattıklarına karşı söyleyeceklerim var. Biraz önce Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın başlattığı bir kampanyadan bahsettik. Doğrusunu eğrisini anlatıyoruz. Bunun güzel olan tarafı da var ama anlatılanın örtüşmediği noktaları da var. Aynı şekilde Ekonomi Bakanı’nın yani Hazine ve Mali Bakanı’nın açıkladığı manzaralara karşı söylediklerimiz var. Benim basın toplantılarım internet sitemizde virgülüne kadar yayınlanıyor. 

Politik Adam:  Hazine Bakanı dediniz de sayın genel başkan 2023 yılına ilişkin yatırım bütçesini Hazine Bakanlığı ayarlıyor e doları 21.5TL olarak koyuyor. Bu çok ilginç bana geldi. 

Önder Aksakal: İlginç görmeye gerek yok. Doğrusu bu zaten. İlginç olan şu olmalı, bunu bastırmaya çalışması, perdelemeye çalışma gayreti ilginç olmalı. Dikkat ederseniz %76 idi değil mi yazın açıkladıkları enflasyon, Temmuz’da açıkladıkları enflasyon. Sonra açıkladıkları ne çıktı %80,20. BU TÜİK’in rakamları, Türkiye’nin rakamları değil bakın Türk milletinin yaşadığı rakamlar değil TÜİK’in rakamları, kabul. Bunun üzerine sayın Maliye Bakanı çıktı diyor ki önümüzdeki günlerde diyor enflasyon diyor hızla diyor aynı bu şekilde inmeye devam edecek. Enflasyon inmedi ki, enflasyon çıkıyor. Bu insan aklıyla alay etmektir. Ben bunu söylüyorum. Ben şimdi AKP yandaşı mıyım? Bizim bugün hükümetin uygulamalarına ilişkin olarak destek verdiğimiz konuların tamamı neredeyse dış politikayla ilgilidir. 

DIŞ İŞLERİ BAKANLIĞI BİR TEK GÜN ARAMIŞ DEĞİLLERDİR

Politik Adam:  Bu kadar dış politikada, milli dış politika perspektifinde yaptığınız açıklamalara karşı sayın dışişleri bakanı hiç arıyor bilgilendiriyor mu?

Önder Aksakal: Hayır, bir tek gün aramış değillerdir. Bakın ben size bir hadise anlatayım. Belki anlatmışımdır eğer tekrarsa da kusura bakmasın bizi izleyenler. Çünkü canlı tanıkları olduğu için bunu rahatlıkla söyleyebiliyorum. 2021 yılında pandemi 2021’de mi başlamıştı?  Kıbrıs seçimleri var Nisan’da yılı bir kenara koyarak söyledim..
H: 2020 diyelim.

Politik Adam:  20 diyelim. 

Önder Aksakal: Biz tabi o arada Ersin Tatar’ı destekliyoruz. İki devletli çözümden yana olan bir siyasi partiyiz ve AKP de o noktaya gelmiş, artık plan hadisesini reddetmiş o dönemki cumhurbaşkanını kendince diskalifiye etmiş Mustafa Akıncı’yı çünkü Mustafa Akıncı doğrudan doğruya Rum tezlerini savunan, AB tezlerini savunan noktaya gelmiş..

Politik Adam:  O son zaten ilan etti.

Önder Aksakal: Evet, etmiş. Bizde Ersin Tatar’ı destekliyoruz bunun için ben Kıbrıs’ a gittim çalışma arkadaşlarımla beraber. Orada vatandaşın nabzını tutalım, bir yanlış duruş varsa en azından bizde desteklerimizi gösteririz. 

Politik Adam:  KKTC’de neredeyse her evde Ecevit’in resmi vardır. 
Önder Aksakal: Neredeyse vardır tabi her evde. Bakın çok ilginç bir şey söylemek isterim size. Beni en çok şaşırtan sayın Rauf Denktaş’ın oğlu olmuştur; Serdar Denktaş. Mustafa Akıncı’dan yana tavır gösterir gibi o partiyi ziyaret ettiğimde kendisi karşıladı beni DP’yi ziyaret ettiğimde çünkü genel başkan İngiltere’deydi o dönem ve bunu yadırgadığımı kendisine söylemiştim. Kıbrıs’ta Ersin Tatar’a bir oy çıksa Serdar Denktaş’ın olması lazım o. Çünkü Denktaş soyadı var sizde daha henüz karar vermedik falan dedi. Peki.. üç gün orada bir çalışma yaptık üçüncü gün pandemi patladı uçağa zor yetiştik. Esenboğa’ya indiğimizde ateş ölçerle karşıladılar bizi ve seçimler Eylül’e ertelendi. Seçimlerden bir hafta on gün önce yine bir açıklama yaptım ben ve bütün Kıbrıs medyasında yer aldı. Kamuoyu araştırmacısı sayın Murat Gezici aradı beni dedi ki “Sayın genel başkanım öyle bir açıklama yaptınız ki burada rüzgar ters döndü.” dedi. Nasıl oldu? Kıbrıs’ta, Kuzey Kıbrıslı yurttaşlara demişler ki Ersin Tatar’ı Türkiye’de sadece AKP destekliyor, diğer hiçbir parti desteklemiyor. Dolayısıyla herkes Ersin Tatar’ın karşısında bir duruş sergilemiş ve seçimleri Mustafa Akıncı alacak. Bizim bu açıklamamızdan sonra bakıyorlar ki Ecevit’in partisi de Ersin Tatar’ı destekliyor orada rüzgar dönüyor ve seçimleri bu şekilde aldık. Bunu bana bizzat anlatan sayın Murat Gezici’dir.

HÜKÜMETE ÖNERİDE BULUNUYORUM GELİN ŞU BÜYÜK ŞEHİR YASASINI DEĞİŞTİRİN ARTIK KÖYLERİ KÖYLÜLERE GERİ VERELİM. 

Politik Adam:  Milleti devlet safında siyasi partinin yan yana durmasından daha doğal bir şey yok. 

Önder Aksakal: Daha doğal ve daha zorunlu bana göre. Sadece doğal değil zorunlu da olmalı bu. Dolayısıyla bizim duruşumuzda hiçbir zaman bir yalpalama olmamıştır, çizgi kırıklığı olmamıştır. Demokratik solcu ilkelerimizi her zaman ön planda tutmuşuzdur. Ecevit’in bize öğrettiklerini, Atatürk’ün bize gösterdiği yolda hayata geçirmeye çalışmışızdır ve geçirmeye de devam ediyoruz. Bugün ki duruşumuz da aynıdır birinci önceliğimiz Atatürk’ün yine hedef olarak gösterdi tam bağımsız Türkiye idealiyle bir siyaset üretmek ve ne ezilen ne ezen insanca hakça bir düzen kurmak üzere demokratik sol ekonomi politikaları uygulamaktır. Bunun içinde ısrarla karma politikaya karma ekonomiye geçelim diyoruz hatta hükümete öneride bulunuyorum gelin şu büyük şehir yasasını değiştirin artık köyleri köylülere geri verelim. Üretim seferberliği falan diyorlar dikkat edin bir içeriği yok, evinsiz bir laf üç beş dönüm yeri birkaç köylü arkadaşa verdiler üret diye orada herkes kendi kendine oyalanıyor. Bakın nasıl bu toplu konut projesinde cumhuriyet tarihinin en büyük projesi diyorsunuz bu yapacağınız evlerin arsaları kimin? 

Politik Adam:  Devletin.
Önder Aksakal: Binlerce dönüm, binlerce hektar arazi var, ekilebilir arazi var bekliyor. Kardeşim verin bunları bila bedel kökünü vermeyin tapusunu vermeyin de ki buraya ek para kazan mal benim ürün senin.

Politik Adam:  Kullanım hakkı..

Önder Aksakal: Kullanım hakkını ver. Domatesi ben 30TL’ye yiyeceğime 5%TL’ye yiyeyim. Üretsin bu insanlar. Başka türlü bu işin içinden çıkamayız. Başka türlü demir fiyatını tonu 15.000TL’den 5.000TL’ye indiremeyiz. Başka türlü bir torba çimentoyu 100TL’den 20TL’ye indiremeyiz. Siz istediğiniz kadar toplu konut yapın. Üretimi arttıramadığınız müddetçe bu enflasyonu tek rakamlı, tek haneli rakamlara indiremediğiniz müddetçe asla ve asla başarı yoktur. Bu gün bir hükümet gelir yarın başka bir hükümet gelir. 

Politik Adam:  Bu TDP ile başlattığınız hareketin bir ismi var mıdır?

Önder Aksakal: Bir ittifak yapısı henüz oluşmuş değil, bir isim konulmuş değil. Ama bir irade ortaya konmuş. Bu iradenin gerekçesi şu bu gün Cumhur İttifakı ülkeyi yirmi yıldır ülkeyi yönetiyor. İçine geldiğimiz nokta veya bulunduğumuz nokta geçtiğimiz gün sayın.. 

Politik Adam:  MHP’yi de katarsak 2015’ten sonrası..

Önder Aksakal: Fark etmiyor sonuç itibariyle AKP iradesiyle yürüyen bir hükümet yapısı var. Geçtiğimiz gün AKP Genel Başkan Yardımcısı sayın Mehmet Özhaseki’nin bir beyanatını izledim. Diyor ki 1TL’ye eskiden ekmek alamıyordunuz şimdi 5TL’ye alabiliyorsunuz. Kardeşim kusura bakmayın da ben bunu söylediğim zaman alınıyorsunuz biz size devleti verdiğimizde, teslim ettiğimizde 2002’de ekmek 25Kuruş idi. 25 Kuruş idi 2002’de. 2013’te 1TL oldu bu. Geçen sene 2021’de 2TL’di bu gün 4TL. Bu insanlar 1TL’ye ekmek alamaz haldeyken de sendin iktidardaki. Ben merak ediyorum sayın cumhurbaşkanı bu yardımcılarını, danışmanlarını hangi kriterelere göre belirliyor. Biraz önce maliye bakanının söylediklerini anlattım ya sen %76’dan %80’e çıkmış resmi rakamı enflasyonu aynı hızla düşecek diyorsun nasıl düşecek bu yükseliyor. Sizin de biraz önce buyurduğunuz gibi 2023 bütçesine yönelik doları sen 21,50TL diye bu günden ilan ediyorsun. Aslında dolar bugün 21,50TL. Bastıra bastıra bastıra 18’lerde, 18,50’larda tutuyorsun. Bu topluma ters etki yapıyor. Nereye kadar gidecek? 

KÜRT SORUNU KAVRAMI YOK. ÇÜNKÜ BİZ KÜRT SORUNU DİYE BİR TANIMI BİR YERE OTURTAMIYORUZ.

Politik Adam:  Bu şöyle bir nokta mı programımızın sonuna doğru yaklaştık yönetmenim dakikamızı da söylerse.. Şimdi tencere kaynıyor arkadan kapağını böyle bastırıyor bastırıyorsun.. Bir sosyal patlama böyle bir endişeniz var mı?

Önder Aksakal: Allah korusun. Böyle bir şey asla ve asla hangi parti iktidarda olursa olsun hangi dönem olursa olsun asla böyle bir hadiseyi tasavvur bile etmek istemem. Bu bizim için büyük bir facia olur çünkü Türkiye homojen yapıya sahip bir ülke değil. Düşünsenize içimize almışız içimize 5-6 milyon tane sığınmacı adı altında ne idiği belirsiz bir kitle var Türkiye’de niye geldikleri belli olmayan. Afganistan’dan gelmiş, Suriye’den gelmiş, Kuzey Irak’tan gelmiş. Geçen gün DEAŞ’ın bir numaralı liderini yakaladılar. Bu adam İstanbul’da burnumuzun dibinde yaşamış. Sarıyer gibi bir yerde İstanbul’un göbeğinde yaşamış aylardır ya da yıllardır. Dolayısıyla Türkiye böyle bir badireyi çok kolay atlatamaz. Zaten o küresel sistemin arzuladığı beklediği nokta da tam da burası. Onun için ben buradan öncelikle geçmişteki kendilerini Türkiye partisi olacağı iddiasıyla tanıtmaya çalışan HDP’lilere seslenmek isterim; hiç zaman geçirmeden bu partileri de birbirine düşürmeden gelin PKK bir terör örgütüdür. Artık kendilerinin deyimiyle söylüyorum çünkü onların söylemi karşılığında bizim bir öngörümüz yok. Kürt sorunu kavramı yok. Çünkü biz kürt sorunu diye bir tanımı bir yere oturtamıyoruz. Çünkü kendisine kürtüm diyen milletvekili olamayan bir kürt yok, rektör olamayan bir kürt yok, general olamayan bir kürt yok, genel müdür olamayan bir kürt yok, belediye başkanı olamayan, efendim başbakan olamayan bir kürt yok Türkiye’de. Her şey olabiliyorsunuz. Türkiye’nin birçok yerinde kendisi kürt olduğunu tanımlayan kürt kökenli insanların büyük iş adamları var bu konuda biliyorsunuz. O Beşli Çete dediklerinin birçoğu kürt kökenli insanlar. Hiç kusura bakmasınlar yani. Öyle değil mi? O zaman gelin bir an evvel bu ülkenin batısının en ucundaki nokta olan Edirne’den doğusunun en ucundaki nokta Kars’a kadar Siğirt’e kadar, Samsun’undan Sinop’undan Antalya’sına kadar Anadolu coğrafyasında yaşayan herkesi kucaklayacak şekilde bu işlerin terör marifetiyle çözülemeyeceğini deklare edin, beyan edin. Bizim bundan sonra bir terör örgütüyle bırakın sadece PKK’yı..
TÜRKİYE’NİN KURTULUŞU TOPRAK REFORMUNDAN GEÇER.

Politik Adam:  Milletin parası da gitmesin, milletin evladı da ölmesin. Biz artık kalkınmayı endekslenelim.

Önder Aksakal: Biz parlamentoda demokratik mücadeleyle bazı ekonomi politikalara ilişkin itirazlarımız varsa bunu herkes saygıyla karşılar. Siyasetin asli işi o. Şimdi siz HDP’ye sürekli sol parti sol parti sol parti diyeceksiniz e feodal yapıya karşı en ufak bir itirazı olmayan yapıya ben ne diye sol parti diyeyim? O zaman programınızda hemen feodal sistemle mücadeleye yönelik üç beş kelime yazın mesela. Burada toprak ağalığını bitireceğiz deyin. Ecevit görevini bıraktığında bize şunu demişti..

Politik Adam:  Parti yönetiminde var toprak ağalığı. 
Önder Aksakal: Evet, Atatürk toprak reformunu başaramadı dedi Ecevit. İnönü de başaramadı. Ben de dedi beceremedim. Türkiye’nin kurtuluşu toprak reformundan geçer. Doğu ve güney doğuda özellikle feodal sistemin, feodal ağalığın ortadan kaldırılmasıyla bu gerçekleşebilir. Siz hiç bu güne kadar HDP’nin doğu ve güney doğudaki feodal yapıya ilişkin bir söylemine tanık oldunuz mu? 

Politik Adam:  İtirazı görmedik. 

Önder Aksakal: Hiç görmediniz. Bu bir iftira değil. O zaman tekrar çağrımı yineliyorum; gelin bu feodal sisteme karşı bir mücadele başlattığınızı ilan edin ve sorunların çözümünün bir terör marifetiyle terör örgütü marifetiyle olamayacağını anladıklarını beyan edin gelin altılı masaya da oturun on altılı masaya da oturun. Herkes rahat rahat siyasetini yapsın. Türkiye’yi bir rahatlatın. Bir nefes aldırın. Bunu yaparsanız belki tarihte çok önemli bir noktaya gelmiş olursunuz.

Politik Adam:  Genel başkanım çok teşekkür ederim. Çok güzel bir sohbet oldu. Bir analitik, mühendis kökenli insanlarla konuşmanın en büyük avantajı bu. Analitik düşünüyor, çözüm odaklı..

Önder Aksakal: Sağ olun..

Politik Adam:  Sorun var, tespit var ama bir de çözüme doğru bir öneri var. Onun için çok teşekkür ederim. Nezaket buyurdunuz geldiniz.
Önder Aksakal: Ben teşekkür ederim bize bu fırsatı verdiğiniz için. Bizi izleyen yurttaşlarımıza da zamanlarını ayırdıkları için hasbelkader meramımızı anlatma fırsatı yarattığınız için sizlere ve onlara teşekkür ediyorum.  


 

Yeni Videolar