• Haberler
  • Polemik
  • Akşener: 28 Şubat'ın mağdurları bugünün zorbaları oldu

Akşener: 28 Şubat'ın mağdurları bugünün zorbaları oldu

İYİ Parti lideri Akşener, 'Ben Sayın Erdoğan giderken de buradaydım. 28 Şubat döneminde, o zamanının güçlülerinin yanında olanlar vardı. O zaman da haksızlığın karşısında durduk. O günün haksızlığa uğrayanları bugünün zorbaları oldular' dedi.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İstanbul İl Kongresi'nde konuştu.

‘İmamoğlu ve Altay'ın buradan ayrılmasını isteyen benim’

Akşener, konuşmasına "Kılıçdaroğlu'nun içinde yer aldığı programa yetişmeleri için Engin Altay ve İmamoğlu'nun buradan ayrılmalarını isteyen benim. Onu sizlerle paylaşmış olayım" sözleriyle başladı.

İYİ Parti lideri, 'Başbakan Akşener' sloganına, "Bunu pazarlıklar sonunda sağlamayacağız, helal oylarımızla sağlayacağız. Elbette başbakan Meral Akşener olacak, İYİ Parti birinci parti olacak. O zaman başbakan olacak. Çünkü biz helale inanırız" yanıtını verdi.

Akşener'in konuşmasından başlıklar şöyle:

"Biz hiçbir zaman var olan iktidara sırtımızı dayayıp zorbalık yapmayanlarız. Biz hiçbir zaman var olan güce yılışıklık yapıp onun ardından saklanıp garibin kafasına balyoz indirilenlerden hiçbir zaman olmadık. Tam tersine o balyozu indiren eli tutup o eli kıranlardanız.

Biz kimiz? Biz bu milletin geleceğine kasteden her yanlışı ifade edip durdurmak için kendinden vazgeçenlerdeniz.

2010'un referandumunda öyleydik. İlla bir siyasi yapının içinde olmamız gerekmez bizim.

2010 yılının referandumunda 'Hayır' dedik. O günün güçlülerine temenna duranlar ne kadar güzelliklerin olacağını anlattılar. Keşke haklı çıkmasaydık. 2010 referandumunu yapmasalardı FETÖ, 15 Temmuz kalkışmasını yapamazdı. Devleti bu millet sokaktan ve köprüden toplamak zorunda kalmazdı.
Tek adam rejimini getirmek üzere 2017'de referandum yaptı. O gün de yollara düştük. Kütahya'da benimle olanlar hatırlayacaktır, Kütahya'da salon bulamadık. Çanakkale'de parasını ödediğimiz salondan çıkarılmaya çalışıldık. O salondan çıkmadım ama elektrikler kesildi, biz yine de konuştuk, anlattık, tek adam rejiminin neye mal olacağını... Liyakatin, hukukun üstünlüğünün ortadan kalkacağını, hırsızlığın öne geçeceğini anlattık.

Her gittiğimiz yerde saldırıya uğradık. Şikâyet etmedik. Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet!

‘Başımızı kestiler ama eğdiremediler’

2017'de o ağır şartlarda birbirimizle dayanışarak o mücadele büyükşehirlerin hepsi 2017 referandumunun hayır çıkmasına sebep oldu.

Kütahya'dan Tokat'a, Kocaeli'ne, aklınıza gelen her yerde saldırıya uğradık. Ağlayarak bunları paylaşmadık, direndik, yolculuğumuza devam ettik.

İYİ Parti'yi kuran sizlerin iradesi öncelikle direnme iradesidir. Bu salonda o kadar çok insan var ki eskiden tanıdığım...

Gençlere sesleniyorum: Bize büyüklerimiz neler anlattı biliyor musunuz, onun için direndik, başımızı eğdiremediler, başımızı kestiler ama eğdiremediler. Bize diz çöktüremediler...

Aytmotov'un ‘Gün olur asra bedel’ kitabı vardır. 2010 onu hatırlatır bana. Biz o kutlu mücadelenin bugünkü temsilcilerisiyiz. Biz milletini çok sevenlerdeniz.

Bu gençlerin geleceği, milletin refahı için her türlü fedakârlığı yapmayı bilenlerdeniz.

Onun için 31 Mart teklifi bizden gitmedir. CHP'ye birlikte seçime girelim demek bizim aklımızdır. O tekliftir ki İstanbul ve Ankara'nın Millet İttifakı, muhalif kesim tarafından demokrasiyle sandıkta alınmasını sağlamıştır.

Milletimizin geleceği için her türlü fedakârlığı an bile düşünmeden yerine getiren stratejik aklın sahipleriyiz.

'Ben Sayın Erdoğan giderken de buradaydım'

Biz zorbaların karşısında, haksızlıkların karşısında korkmadan dimdik duranlarız. O zorbalar ki her zaman vardırlar. Hakkın yanında olanlarız.

Ben İmamoğlu'nun hapis ve yasak cezasını duyduğumda koşa koşa İstanbul'a geldim ve orada bir konuşma yaptım. Dedim ki; ‘Ben Sayın Erdoğan giderken de buradaydım. 28 Şubat döneminde, o zamanının güçlülerinin yanında olanlar vardı. O zaman da haksızlığın karşısında durduk. O günün haksızlığa uğrayanları bugünün zorbaları oldular’.

80 ihtilali unuttuk mu, devletimizi gidip Avrupalara şikâyet etmedik. Ne oldu o günler. O günlerde işkenceler gördüler. Canlı saçın nasıl yakıldığını bilir misiniz, baş parmaklarınızın ezildiğini düşünün...

Konuşuyor bazıları... Ben 9 aylık çocuğuna şekerli su veren gelinler gördüm. O günü aç geçirecek insanlar gördüm, ranza telleriyle işkence edilmiş, 'Kanım aksa da zafer İslam'ın' diyen insanları gördüm, bugün bize Müslümanlık satanlar hadi oradan be!”

Bakmadan Geçme