- Haberler
- Parlamento
- Almanya'nın 'PKK ile Arana Mesafe Koy' Sözüne Çok Bozuldular
Almanya'nın 'PKK ile Arana Mesafe Koy' Sözüne Çok Bozuldular
Almanya'nın 'HDP'den de AB'nin terör örgütleri listesinde yer alan PKK ile arasına belirgin bir sınır koymasını bekliyoruz' açıklamasına HDP'den tepki geldi
Halkların Demokrasi Partisi (HDP), Almanya'nın, Anayasa Mahkemesi’nde (AYM) kapatma davası açılması için başvuru yapılmasına ilişkin açıklamasındaki “HDP'den de AB'nin terör örgütleri listesinde yer alan PKK ile arasına belirgin bir sınır koymasını bekliyoruz” açıklamasına çok bozuldu. Eş.başkanlar “HDP’yi kriminalize eden söylemleri reddediyoruz” sözleriyle tepki gösterdi.
HDP, Almanya Dışişleri Bakanlığı’nın Yargıtay Başsavcılığı tarafından partinin kapatılması amacıyla açılan kapatma davasına ilişkin yaptığı açıklamaya tepki gösterdi.
HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar tarafından Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas’a konuyla ilgili gönderilen mektupta AK Parti-MHP koalisyonunun HDP’yi kriminalize etme ve siyasal alanı işlevsizleştirme amacına dönük olarak sık sık başvurduğu “HDP’nin PKK ile arasına mesafe koyması gerektiği” söyleminin Almanya Dışişleri Bakanlığı tarafından da kullanılmış olması eleştirildi.
Bu ifade biçiminin siyasal örgütlenme ve ifade özgürlüğü başta olmak üzere Avrupa Birliği ve Avrupa Konseyi değerleriyle çeliştiği belirtildi. Türkiye’nin 3’üncü büyük partisi olan ve milyonlarca seçmenden oy alan HDP’ye dair bu ifadenin hiçbir hukuki zemininin bulunmadığı vurgulanarak, geçmişte HEP, DEP, ÖZDEP, HADEP ve DTP gibi partilerin de aynı gerekçelerle kapatıldığı, ancak AİHM’nin bu partilerin tümü hakkında Avrupa İnsan Hakları Sözleşme’nin 11’inci maddesi uyarınca Türkiye aleyhine ihlal kararları verdiği hatırlatıldı.
Buldan ve Sancar, Almanya Dışişleri'nden bu çağrıyı yapmalarını mümkün kılacak somut ve hukuki dayanaklar konusunda da bilgi talep etti.
Tekçiliğe ve hukuksuzluğa karşı toplumsal barış, demokrasi ve özgürlükler lehine tutum alan HDP’nin böylesi bir yaklaşımla karşı karşıya kalmasının kabul edilemez olduğu belirtilen mektupta, AİHM, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi ve Avrupa Parlamentosu kararları, Venedik Komisyonu raporları ve daha birçok uluslararası kuruluşun açıklamaları da hatırlatılarak HDP’ye yönelik suçlamaların ve baskıcı uygulamaların tümüyle temelsiz olduğunun altı çizildi.
Bütün bunlara rağmen HDP’ye böylesi bir çağrının yapılabilmiş olmasının reddedildiğine işaret edilen mektupta, Almanya Dışişleri Bakanlığının konuyu bu çerçevede tekrar değerlendirmesi talep edildi.