Ankara'yı Karıştıran Röportaj

İşte www.odatv.com'da “Fehmi Çalmuk, Odatv'ye Konuştu: Erdoğan'ın Seçim Kampanyası Planını Açıkladı: Mitinglerde Seccade Ayrıntısı” başlıklı röpartajının tam metni:

.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın seçim kampanyasına ilişkin yürüttüğü stratejiyi yorumlayan Politikadam Genel Yayın Yönetmeni Fehmi Çalmuk, “AK Parti bu kampanyayı 2019'dan beri ilmek ilmek işliyor” diyerek tanımladı.

“Projesini Projelendirdiğimin Projesi” başlıklı yazısında da bu konuyu işlediğini ifade eden Fehmi Çalmuk, “AK Parti içinde yeni bir AKP oluşuyor” dedi.

https://www.politikadam.com/yazi/fehmi-calmuk/tikir-tikir-sikir-sikir-projesini-projelendigimin-projesi/77/

“AK PARTİ İÇİNDEKİ AKP”

Fehmi Çalmuk, şöyle konuştu:

“AK Parti içinde yeni bir AKP oluşuyor. AK Partililere ‘buna dikkat edin' diyorum. AK Parti liderinin, taraftarlarının, yönetiminin ‘Bizim adımız AK Parti, bize AKP demeyin' diye kendi beyanları. Bir de yıllardır AK Parti'ye AKP diyen insanlar var. Şu anda listelerde milletvekili adayları. Bunların sayıları da AK Parti içinde azımsanmayacak bir rakam. Neredeyse iki grup kuracak bir rakam.

AK Parti'nin 28. dönem millet meclisinde kendi eliyle oluşturduğu bu milletvekilleri, eğer partiyle bir ayrışmaya girerlerse bu dengeye çok iyi bakmak ve değerlendirmek gerekir. AK Partililere diyorum ki ‘böyle bir süreç var önünüzde bekleyen'. Benim seninle ilişkim pamuk ipliğine bağlı ama biriyle de urganla bağlı. Şimdi bu yeni gelen isimlerin AK Partiye pamuk ipliğiyle mi yoksa urganla mı bağlı olduğu, seçim sonrası görülecek. Seçilecek noktada olup, AK Parti ilkelerini benimsemeyen insanların var oluşu. Partililerden en çok tepki bu noktada geliyor.”

“KÜSKÜN AKP'LİLER”

“AK Parti içinde yeni bir AKP oluşuyor” sözleriyle “Küskün AKP'lileri” kast etmediğini belirten Fehmi Çalmuk, “Küskün AKP içinde, geçmiş dönemde milletvekili olan kimse kamuoyu önünde açıkça beyan edipte tepki göstermez. Ne yapar; pasif direnişle seçim hattında gidip çalışmaz. Geçen dönemde milletvekili olmasına rağmen seçimde herhangi bir adaya oy istemez” diye konuştu.

ÖZLEM ZENGİN VE İSTANBUL SÖZLEŞMESİ

İstanbul Sözleşmesini savunduğu için AKP tabanından tepki alan AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin'in “yalnız bırakıldım” çıkışını da değerlendiren Fehmi Çalmuk, şunları söyledi:

“İstanbul Sözleşmesi ile başlayan bir süreç var. Özlem Zengin, kendisini öne atıp, ateşe atan bir kadın siyasetçi olarak ortaya çıkıyor. Burada o kadın milletvekillerinin sayısı oldukça fazla AK Parti için. Özlem Zengin sembolize olduğu için söylüyorum. Eğer radikallik deniliyorsa AK Parti içinde radikal olan, yani Siyasal İslamcı yapısında en deformasyona uğramayan isimlerden biri Özlem hanım. Çünkü ben televizyon programında onu konuk ettim. Şimdi CHP'lileri nitelendiriyor ya, ‘Bunlar din düşmanı değil İslam düşmanı' diyor. Niye, ‘Dini isimlere karşı tepki gösteren adamların altında yatan İslam düşmanlığıdır' diye bir söz söyledi. Bunu AK Partide erkekler bile kolay kolay söyleyemez.”

ERDOĞAN'IN SİYASİ USTALIĞI

Çalmuk, Yeniden Refah Partisi'nin gündeme getirdiği aile yapısının korunması ile ilgili söyleminin AKP içinde daha çok tartışılacağına dikkat çekerek,“İstanbul Sözleşmesi, bu Yeniden Refah Partisi'nin gündeme getirdiği aile yapısının korunması, AK Partide daha çok tartışılacak bir konu. Bir de şöyle bir nokta var. AK Parti yöneticileri veya Recep Tayyip Erdoğan'ın bu siyasi ustalığının en büyük noktalarından biri bu” ifadelerini kullandı.

“Cumhur İttifakı'nı oluşturan siyasi partilerin, İslami kesimden Kürt oylarına hitap eden HÜDA PAR'a kadar işi var” diyen Fehmi Çalmuk, “Mesela Zekeriya Yapıcıoğlu eski Milli Selamet Partili (MSP), yani Erbakan'ın talebelerinden. Konuşmalarına bakıldığında hep Erbakan referansıyla konuşuyor” dedi.

NABZA GÖRE ŞERBET

AKP'nin stratejisini anlatan Çalmuk, şunları söyledi:

“AK Parti öyle bir şey yaptı ki, milliyetçi tabana kendi sözlerini Büyük Birlik Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi'nin ismiyle, Milli Görüşçü, Müslüman kesime Yeniden Refah Partisi'yle, Güneydoğu'daki İslami yapıda olan Kürtlere de HÜDA PAR'la konuşuyor. Şimdi bir de parti içinde kendi siyasi görevinin dışında, merkezin ortasında duran yapıya da Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Önder Aksakal ile ulaşacak.

Bu noktada Tayyip Erdoğan'ın ustalığı gözüküyor. Öyle bir koordine ediyor ki açıktan söylemese de bu partiler kıran kırana mücadele edecek.”

ERDOĞAN TARTIŞMALARIN İÇİNE GİRMEYECEK

Erdoğan'ın tartışmalara girmeyeceğini, bunu onun yerine ittifaktaki diğer partilerin yapacağını ifade eden Fehmi Çalmuk, “Özlem Zengin ile mücadele ederse Yeniden Refah Partisi edecek. Özlem Zengin'in tavrına cevap verirse AK Parti vermez Yeniden Refah verecek. Bunun içine Tayyip Erdoğan kendisi girmez. Veya Güneydoğu'daki İslam ile ilgili tartışmalarla Erdoğan değil HÜDA PAR mücadele edecek. Dışarıdan gelen topa da kendisi cevap vermez” diye konuştu.

SEÇMENE DAĞITILACAK HEDİYE “SECCADE” OLACAK

Bu seçimlerde seçmene en çok dağıtılacak hediyenin seccade olabileceğini belirten Çalmuk, “Seccade krizi”ne ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı:

“Mesela Tayyip Erdoğan seccade krizini gündeme getirdi. Benim ön görüm bu seçimde seçmene en çok dağıtılacak hediye seccade olabilir. Çünkü seçim sembolize eden bir dönem var. Mesela bunun daha çok müdafaasını Yeniden Refah Partisi'yle HÜDA PAR seçim sathı mailinde yapacak.

Bu seçimin simgesi de seccade oldu. Mesela HDP'nin milliyetçilikle ilgili tepkilerine MHP ve BBP karşılık verecek, İslam'ı karşılama işini de HÜDA PAR verecek. Tayyip Erdoğan'ın eli bu suretle rahatladı bu seçimde.

Erdoğan'ın üslubuna bakın; ‘biz seccadeye başımızı koyarız' diyor, seccade hediye ediliyor her gittiği yerde. Onun için bu seçimin ana malzemesi seçmen gözünde seccade.”