Cumhurbaşkanı Erdoğan: Milletimiz 15 Temmuz'da destan yazdı
15 Temmuz darbe girişiminin 6. yıl dönümü kapsamında Saraçhane Meydanı'nda düzenlenen törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ''Milletimiz 15 Temmuz'da destan yazdı, darbe girişimini akamete uğrattı. Ülkemizin bir daha 15 Temmuz gibi musibetlere maruz kalmaması için büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasını kararlılıkla sürdüreceğiz'' dedi. Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) borçlarıyla ilgili de konuşan Erdoğan, ilk kabine toplantısı sonrası bir açıklama yapacaklarını belirterek ''Gençlerimizi faize, enflasyona kurban etmeyiz'' diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığınca Saraçhane Meydanı'nda düzenlenen "15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Anma Programı"nda açıklamalarda bulundu.
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
Geride bıraktığımız Kurban Bayramı'nızı tebrik ediyorum. Rabbimden tüm insanlığa hayırla, sağlıkla, huzurla nice bayramlar nasip etmesini diliyorum. Yakın tarihimizin bu en alçak hain girişiminde toplamda 252 kardeşimiz şehadetle şereflendi. Her biri bu topraklar için toprağa düşmüş askerimiz hükmünde olan 15 Temmuz şehitlerimize Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Biz biliyoruz ki şehitler, sevgililer sevgilisi peygamber efendimize komşular. Bizi de onlarla beraber şeref yad etsin. Bu ihanet girişimi sırasında darbecilerin uçaklarına, tanklarına silahlarına çıplak elleriyle karşı koyan gazilerimize sağlık ve afiyet temenni ediyorum. Evlatlarımızı kimse bizden koparmasın. Ülkemizi bu tür tehditlerle sınamasın.
6'LI MASAYA ŞEHİT TEPKİSİ
Kardeşlerim toplumların tarihlerinde asırlar boyu unutulmayacak dönüm noktaları vardır. Milletimiz 15 Temmuz'da milletinden aldığı iman gücüyle, darbe girişimini sabah güneşin doğuşuyla akıbete uğratarak böyle bir destan yazmıştır. Yaklaşık 2 asırdır ayağa kalkmak istediği her dönemde bu milleti savaşla, darbeyle, vesayetle, terörle ekonomik krizle, sosyal çatışmayla dizleri üzerine çökertenler hamd olsun bu defa yine başaramadılar. Kardeşlerim, imandır o cevherki ilahı ne büyüktür, imansız olan paslı yürek sinede yüktür. Şimdi 6'lı masaları var dimi bunların? Bu 6 masada şehitlerimizin esamesi okunuyor mu? Onların derdi var. Onlar PKK terör örgütüyle beraber yürüyorlar. Yani Gabar'da Cudi'de bizim Mehmetimize saldıranlarla, onların parlamentodaki uzantılarıyla beraber, el ele yürüyorlar. Devletimiz Cumhuriyetimizin 85 milyon hep birlikte 15 Temmuz gecesi dosta düşmana bir kez daha ispatladık. Cumhur İttifakı olarak bu mücadeleyi o gece nasıl ispatladıysak, bundan sonraki süreçte de aynen ispatlamaya devam edeceğiz.
"ZAFER İNANANLARINDIR" DEDİK VE ORADAN ZAFERLE ÇIKTIK"
15 Temmuz öyle bir geceydi ki, evlerinden, mahallelerinden harekete geçenlerin tamamı şahadeti göze alarak yola çıkmıştır. Hani birisi de akşam saat 23'te Yeşilköy Havalimanı'na gelmişti. "Haberim olsaydı ben de beklerdim" diye haber veriyor. Ve FETÖ'cülerin kontrolü altından oradan Bakırköy Belediyesi'ne gidiyor. Ve orada televizyon karşısında kahvesini yudumlarken biz de havalimanına iniyoruz. Saat 01:00'i birkaç dakika geçe. Kadın erkek genç yaşlı oradaydı. Sizin ferasetiniz Cumhur İttifakı olarak orada buluşmanız bunların çanına ot tıkadı. Ve ne oldu fazla sürmedi. Hemen kaçıp gittiler. "Zafer inananlarındır" dedik. Oradan zaferle çıktık. Bu Ankara'da da böyle oldu.
Şehitlerimizin hatıralarına baktığımızda tamamının aynı şuur, aynı irade, aynı kararlılıkta darbecilerin üzerine yürüdüklerini görüyoruz. Şu anda biz buradan konuşuyoruz. Ama aynı anda Ankara'da da Kızılay başta olmak üzere ülke genelinde şu törenler yapılıyor. Çünkü kalpler aynı anda atıyor. Bu buluşmanın adı Cumhur İttifakı'dır. Ankara'daki TBMM'nin dili olsa da üzerlerine bomba yağarken, milletin vekillerinin sizlerin emanetine nasıl sahip çıktığını, ölüme meydan okuduğunu anlatsa. Gölbaşı Özel Harekat Bahçesi'nin dili olsa da darbeciler tarafından alçakça bombalanan kahraman polislerin imanını anlatsa. Ülkemizin şehirlerindeki meydanların dili olsa da 27 gün süren demokrasi nöbetlerinde milletin iradesini anlatsa. Ülkemizin bir daha 15 Temmuz gibi musibetlere milletimizin bir daha esaret tehdidine maruz kalmaması için Büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasını kararlılıkla sürdüreceğiz. Ülkemizi dünyanın 10 büyük ekonomisinden biri haline getirmek için var gücümüzle çalışacağız.
"SON SÖZÜ TOP TÜFEK DEĞİL, İMAN BELİRLER"
İstanbul'da sel felaketinde sorumlular neredeydi. Değerli kardeşlerim, aynı şekilde Ankara'da. Neredeydi? Bunların hesabını 2023'te sandıklarda sormaya var mıyız? Fakat durmak yok, çok çalışacağız. Cumhur İttifakı olarak bu hesabı sormaya hazır mıyız? Mesela bu. Çünkü soracak hesabımız var. Dünyadaki siyasi ve güç odaklarının yeniden yapılandığı dönemde, ülkemizi bir kez daha oyun dışında bırakmak isteyenlere, aradıkları fırsatı kendi elimizle sunmayacağız. 2023 imtihanını da başarıyla vererek bu kutlu menzile doğru devam edeceğiz. Kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla ben sizin inancınıza, kararlılığınıza güveniyorum. 15 Temmuz gecesi gördük ki; son sözü top tüfek değil, iman, inanç belirler. Yuları, gavurun elinde olan hainin kisve ne olursa olsun, gün doğduğunda gerçek ortaya çıkmaktadır. Rabbim'e bizlere böyle bir millete hizmet etme imkanı verdiği için binlerce kez iman ediyorum. Kardeşlerim, sizleri Allah için çok seviyorum.
Hiç endişeniz olmasın. Dik durduk, dik duracağız. Ama dikleşmeyeceğiz. Türkiye'nin demokrasi ve kalkınma mücadelesinde öyle dönemler vardır ki bunları asla unutmamalıyız. Adnan Menderes ve arkadaşları. Rahmetli Özal'ın 12 Eylül'ün ardından ülkemize çağ atlatmak için başlattığı hamle bu dönüm noktalarında biridir. Aynı şekilde rahmetli Erbakan ve Türkeş. Çukur eylemlerinin amacı asla meşru hak talebi değildi. Sınırlarımızı taciz eden DEAŞ ve PKK/PYD'nin amaçları asla tabii süreçler değildi. Her alanda maruz kaldığımız ambargoların, kuşatmaların amacı asla demokrasimizi koruma değildi. Tahammül edilemeyen Cumhur İttifakı değildir. Asıl tahammül edilemeyen Türk milletinin kendi iradesine çıkması, hedeflerine kilitlenmiş olmasıdır.
"TERÖRİSTİN SIRTINI SIVAZLAYANDAN DEVLET ADAMI OLMAZ"
Siz bakmayın günlük siyasi çıkarlar uğrusuna, yalanla, iftira ile bu gerçeklerin üzerini örtmeye çalışanlara. Kimin nefsine yenildiği, kimi göbekten bir yerlere bağlı olduğu için tatava yapıyor. Ne diyor Bay Kemal; Bu bir tiyatroydu diyordu. 252 şehidimizin olduğu bu olayı tiyatro olarak nitelendiriyor .Ben soruyorum. FETÖ'ya rahmet okuyanlar var. Kusura bakmasınlar. Neyin ne olduğunun şahidi 15 Temmuz gecesidir. Ülkenin ve milletin geleceğine dair hiçbir plan proje geliştirmeden sadece laf salatasıyla insanların duygusunu istismar edemezsiniz. Her fırsatta ülkesini yabancılara kötüleyerek, desteğin hakkını çıkarmaya çalışanlardan bu millete hayır gelmez. Türkiye terörle mücadele ederken teröristin sırtını sıvazlayandan devlet adamı olmaz. 15 Temmuz'a şöyle ağız dolusu darbe girişimi diyemeyenlerden milletin adamı olmaz. FETÖ'cüsünden PKK'lısına kadar mavi boncuk dağıtanlardan siyasetçi olmaz. FETÖ terör örgütü olarak uluslararası kayıtlarda var mıydı? Yoktu. Sadece PKK AB kayıtlarında vardı. Bu son NATO Zirvesi'nden YPG'yi PYD'yi FETÖ'yü NATO'nun kayıtlarına girdik. Dedik, bu bizim kırmızı çizgimizdir.
"BİZ GENÇLERİMİZİ FAİZE KURBAN ETMEYİZ"
Dünya, siyasi ve ekonomik krizlerle boğuşurken Türkiye'nin kendini konuşlandırdığı güçlü konumu kabullenmeyenlerden feraset beklenemez. Hiçbir sorunumuz çözümsüz değildir .Son zamanlarda Bay Kemal çıkmış üniversiteli geçlerimizin aldıkları burslarla ilgili faiz yükü bindiriyormuşuz. Faizin düşmanı biziz. İlk Kabine toplantımızda bu konuyla ilgili açıklamamızı yapacağız. Biz gençlerimizi faize kurban etmeyiz. Hatta enflasyona kurban etmeyiz. Biz çalışmamızı yapıyoruz, Kabine Toplantımızdan sonra açıklamamızı yapacağız. 2053 vizyonumuzu da hayata geçireceğiz. 2071'de de bin yıllık zaferimizi kutlayacağız. Çünkü biz Türkiye'yiz, Türk milletiyiz.
Ülke ve millet olarak bize büyük fedakarlıklar ve mücadeleyle geldiğimiz bu noktadan geriye dönüş yoktur.