Erdoğan'dan 'Geri adım attı' iddialarına yanıt
AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, '10 büyükelçinin gönderilmesi' tartışmalarına ve Irak ile Suriye tezkeresine ilişkin açıklama yaptı. Erdoğan, dış basındaki 'geri adım attı' haberlerine tepki gösterdi.
Erdoğan, Azerbaycan ziyareti dönüşünde uçakta gazetecilere değerlendirmelerde bulundu, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Erdoğan'ın uçakta bulunmasına izin verdiği gazetecilerin sorularına şöyle yanıt verdi:
10 BÜYÜKELÇİ
"Bizim atmış olduğumuz adım birilerine gövde gösterisi değil, sadece Türkiye'de görev yapan büyükelçilerin Türkiye'nin iç işlerine müdahil olmaması anlamındadır. Herhangi bir büyükelçi görev yaptığı ülkenin iç işlerine müdahale yetkisine sahip değildir. Viyana Sözleşmesi'nin 41. maddesini bunların benden daha iyi bilmeleri lazım. Çünkü büyükelçilerin kendileriyle ilgili bu tür sözleşmeleri adım adım uygulaması lazım, adım adım takip etmesi lazım. Kaldı ki sen Türkiye'de görev yapıyorsun, Türkiye'de görev yapan bir büyükelçinin, Türkiye'nin bir kabile devleti olmadığını bilmesi lazım. Türkiye gibi böyle kadim bir tarihe sahip olan bu ülkede görev yapan büyükelçinin neyin, nereye varacağını çok iyi bilmesi lazım. Eğer bunu bilmiyorsa Viyana Sözleşmesi'nin 41. maddesini onlara hatırlatmış olduk. Olay bu kadar basit. Tabii Amerika'nın büyükelçisi de bu işe karıştığı için herhalde Biden nezaket gösterisinde bulundu ve ilk açıklama oradan geldi. Zaten Amerika'dan açıklama gelince diğer 9 tanesi de ona tabi olmak suretiyle bu iş böylece kapanmış oldu."
OSMAN KAVALA AÇIKLAMASI
"Benim sadece tek beklentim var; biz bildiğimizi okuruz. Konsey bildiğini mi okur, okusun. Onlar ne okuyor, dinleriz, görürüz. AİHM'inkini de Konsey'inkini de dinleriz. Dinledikten sonra da biz üzerimize düşeni yaparız. Gereği neyse bunu yapacağız. Ben, Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı olarak bu makamda bulunduğum sürece üzerime düşen görevi dört dörtlük yaparım. Acaba şu ne der, bu ne der, bunlara hiç bakmam. Benim aldığım terbiye bu, yetişme tarzım bu. Ölene kadar da aynen bu istikamette devam ederim, devam edeceğim."
"GERİ ADIM ATTI" TARTIŞMASI
"Benim herhangi bir beklentim yok. Benim sadece tek beklentim var; biz bildiğimizi okuruz. Konsey bildiğini mi okur, okusun. Onlar ne okuyor, dinleriz, görürüz. AİHM'inkini de Konsey'inkini de dinleriz. Dinledikten sonra da biz üzerimize düşeni yaparız. Gereği neyse bunu yapacağız. Ben, Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı olarak bu makamda bulunduğum sürece üzerime düşen görevi dört dörtlük yaparım. Acaba şu ne der, bu ne der, bunlara hiç bakmam. Benim aldığım terbiye bu, yetişme tarzım bu. Ölene kadar da aynen bu istikamette devam ederim, devam edeceğim."
"ALİYEV, ÇEVİKÖZ'Ü KAPIDAN İÇERİ SOKMAM" DEDİ
"Bunlardan biri de geçmişte Bakü'de büyükelçi olarak görev yapmıştı, şimdi CHP'de güya siyaset yapıyor.(CHP'li Ünal Çeviköz) İlham Bey ile konuşurken o bile 'Ben bu adamı bir daha bu kapıdan içeri sokmam' dedi. Çünkü Azerbaycan'a da ihanet etti. Sen önce bir defa büyükelçilik yaptığın ülkenin siyasetine saygılı olmayı öğren. Bunu öğrenmedi ki bu adam. Şu anda da rastgele işte nasıl olduysa siyaset yapıyor. Biz bu tür siyasetçileri cepten çıkarıyoruz. Bunların siyaseti öğrenmeleri için daha çok fırın ekmek yemeleri lazım. Bunlar büyükelçilik yapmış, siyasetçilik değil. Siyasetçilik başka bir şey, büyükelçilik başka bir şey."
F-35 KONUSU
"Büyük ihtimalle Roma'da değil ama Glasgow'da görüşmemiz olacak. Bu görüşmede de tabii ki en önemli maddemiz; malum bizim F-35 konumuz var. F-35'le ilgili olarak bizim 1 milyar 400 milyon dolarlık yapmış olduğumuz bir ödeme var. Bu ödemeyle ilgili olarak da tabii ki bunun bize geri ödeme planının nasıl olacağını kendileriyle görüşmemiz gerekecek. Bu konuda mükaleme ne getirecek ne götürecek; onu kendileriyle görüşerek öğreneceğiz. Alt düzeyde aldığımız bazı bilgiler var. Bize F-16 verme konusunda gelen bazı bilgiler… Bize gelen bilgi, bunlarla bu işi ödeme gibi bir plan olduğu yönünde. Bu doğru mudur, değil midir; bunları kendilerinden öğreneceğiz. En üst düzeyde de bunu tabii benim Sayın Biden ile konuşmam isabetli olacaktır. Eğer böyleyse ona göre bir anlaşma yoluna gitmiş olacağız."
SURİYE VE IRAK TEZKERESİ
CHP grup kararı olarak 'hayır' oyu verdi tezkereye. Daha öncesinde de HDP eş başkanlarının tezkereyle ilgili 'hayır' oyu verilmesi çağrısı vardı CHP'ye. Bir anlamda HDP'nin çağrısına olumlu yanıt vermiş oldular. 'CHP yerli, milli değil' diyoruz ama bu çok sembolik oldu açıkçası. Hakikaten CHP'li seçmeni bile şaşırtacak denli bir durum. Çünkü halihazırda Türkiye sınırın ötesinden terör tehdidiyle muhatap."
"Bunlardan farklı bir şey beklenir mi ki… CHP ve HDP'nin verecekleri oy zaten belliydi. Bunlar cibilliyetlerinin gereğini yaptılar. Orada sadece İP (İYİ Parti) farklı bir karar ortaya koymuş oldu ama HDP ile CHP orada zillet ittifakı olarak cibilliyetlerinin gereğini yaptılar. Biz terörle mücadeleyi onların desteğini alarak değil, onların desteğinin tamamen dışında zaten sürdürüyoruz. Bundan sonra da yine aynı kararlılıkla terörle mücadelemizi sürdüreceğiz. Hiç endişeniz olmasın, terörle mücadelede millet bizimle beraber. Ordumuz, jandarmamız, bu noktada bizlerle beraber. Biz terörle mücadelemizi kararlı bir şekilde de Gabar'da, Cudi'de, Tendürek'te, Bestler-Dereler'de, sınır ötesinde, sınır berisinde her yerde sürdürüyoruz."
TÜGVA SKANDALLARI HAKKINDA AÇIKLAMA
"Bay Kemal ve yandaşları bir defa hukuk tanımaz bir güruh. Diyelim ki TÜGVA 10 yıllık bir anlaşmayla adadaki bu yeri kiralamış. Anlaşma 10 yıllık bir süre tanıdığı halde daha üçüncü yıldayken kalkıp bunların kiraladıkları yeri zabıtalarla basıp oradan bütün demirbaş eşyalarına varıncaya kadar hepsini dışarı atma gayretleri bir defa bunların tıynetini göstermektedir, bunların cibilliyetini göstermektedir. Bu konuyla ilgili de açıklamaları ilgili bütün arkadaşlarım yaptılar, yapıyorlar. Aynı şey TÜRGEV için geçerli, aynı şey Ensar için geçerli. Her türlü iftirayı attılar, her türlü yalan dolanı söylediler. Bu bir şeyi gösteriyor, bunların ne denli hukuk tanımaz olduğunu ortaya koyuyor. Eğer bunlarda hukuka saygı olsa, zaten böyle bir adımı da atmazlar, atamazlar. Bu bir şeyi daha ifade ediyor, Allah bunların eline bu milleti düşürmesin. Bunların eline bu ülke kalacak olursa, bu ülkede nelerin olacağını, olabileceğini artık düşünün. Bunların yapmayacakları iş yok. İnsanların sırtındaki ceketi bile alır bunlar. Başka bir şey söylememe gerek var mı?"
SEÇİM BARAJI
"Seçim Yasası ve Siyasi Partiler Kanunu'yla ilgili de Feti Bey'in bizim arkadaşlara vermiş olduğu çalışma metni de arkadaşlarımızın elinde. Burada özellikle yüzde 5, yüzde 7 meselesi gündemdeydi. Bu konuda Devlet Bey, benim yüzde 7 teklifimi kendileri de aynen kabul ettiler. ‘Bu noktada siz nasıl uygun görüyorsanız bizim için o kabuldür' dediler. Dolayısıyla bu yüzde 7 meselesini şu anda kanunda bu şekilde, bizler de arkadaşlarımıza söyleyeceğiz. Anayasa ile ilgili çalışmalarımız da aynen devam edecek. Arkadaşlarımız bu çalışmayı tamamen bitirdikten sonra o da Meclis gündemine gelecektir. Meclis'te bir altyapının olmasının gereğine inanıyoruz. Bu konuda gönül arzu ediyor ki diğer siyasi partiler de buna hazır olsunlar. Onlar da bu konuda ‘Tamam biz de yaparız' desinler ama şu anda onlardan aldığımız ses seda tam aksine, böyle bir şey yok."