İran'da Reisi Fetvalarla mı Seçimi Kazandı?
Dini Lider Ayetullah Ali Hamaney'e yakınlığıyla bilinen ve siyasi mahkumların idam edilmesine onay vermekle suçlanan Eski Yargı Erki Başkanı Reisi, Amerika Birleşik Devletleri'nin yaptırım listesinde bulunuyor.
İran Yargı Erki Başkanı İbrahim Reisi resmi olmayan sonuçlara göre seçimde oyların yüzde 62'sini alarak ülkenin sekizinci cumhurbaşkanı seçildi.
Şu ana kadar sayılan 28 milyon 600 bin oydan muhafazakar aday Reisi'nin 17 milyon 800 bin, muhafazakar aday Muhsin Rızai'nin 3 milyon 300 bin, reformist aday Abdunnasır Himmeti'nin 2 milyon 400 bin ve bir diğer muhafazakar aday Emir Hüseyin Kadızade Haşimi'nin de 1 milyon oy aldığını belirtti.
Bu sonuçlara göre oyların yüzde 62'sini alan Reisi birinci turda cumhurbaşkanı seçilmek için gerekli olan yüzde 50+1'i geçerek 8. Cumhurbaşkanı oldu.
Yolsuzluklara Karşı Savaş
İran İslam Cumhuriyeti'nin kilit kurumlarından biri olan Anayasayı Koruyucular Konseyi'nin seçimlerde yarışacak adayları başvuran 592 kişiden yalnızca önce 40'a ardından da ardından da 7'ye indirmişti
Eski Meclis Başkanı Ali Laricani, Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin yardımcısı İshak Cihangiri ve eski cumhurbaşkanlarından Mahmud Ahmedinejad'ın da içinde bulunduğu çok sayıda ismin elenmesiyle oluşan nihai liste ile Reisi'nin önü açıldı.
Reisi, seçim kampanyası boyunca özenle yolsuzluk ve ekonomik sorunlara vurgu yaptı ve bunlara öncelik vereceğinin altını çizdi. Her ne kadar 2017 adaylığı esnasında, 1989 yılında o dönem hapiste bulunan tartışmalı sayıdaki rejim muhalifi Halkın Mücahitleri Örgütü mensubunun idam kararını veren heyette bulunması nedeniyle içeride ve dışarıda bazı çevrelerin eleştirilerinin hedefi olsa da Reisi, yolsuzluk ve siyasi başarısızlık gibi konularda kamuoyu nezdinde karnesi temiz bir isim.
Reisi'nin İranlıların hukuken değilse de fiilen kullandıkları birtakım özgürlüklere savaş açması ise beklenmiyor ve 60 yaşla İran siyasetinde nispeten genç bir yaşta olan ve adı Hamaney'in olası halefleri arasında da dillendiriliyor.
Reisi döneminde muhafazakâr siyasette de bir açılım bekleniyor. Yapılan yorumlarda, İranlı seçmenlerin sandığa gitme konusundaki anketlere yansıyan gönülsüzlüğünün Reisi'nin şahsından çok, sürecin işletilme şekliyle alakalı olduğu belirtiliyor.
Seçimlere giderken ilginç fetvalar da yayınlandı.
İnkılab Rehberi Ali Hameney'in, ‘kadınların oy vermeye gitmek için kocalarından izin almak zorunda olmadıkları'na; kezâ, ‘boş/beyaz oy kullanılır da, bu, rejimin tezyifine, zayıflamasına sebep olursa, boş oy kullanmanın haram olduğu'nu da dair fetvâlar yayınladı.
‘Hz. Ali'nin yanına Mâlik Eşter'i seçelim; Ebû Musâ el'Eş'arî'yi değil..'
‘Hanımlar, Hz. Fâtıma gibi karar veriniz..'
‘Boş oy kullanmak, ‘Ben Kerbelâ'da tarafsızım..' demek gibidir.
Ahmedînejad, ‘Oy kullanmayanlar müslüman değildir denilmiş; ben öyle müslümanlardan değilim..'
4 yıl süreyle görev yapıyor
İran'da Cumhurbaşkanı 4 yıl süreyle görev yapıyor ve bir kimse en fazla 2 defa üst üste bu makama seçilebiliyor. Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani bu nedenle aday olamadı.
Adayların ilk turda seçilebilmesi için yüzde 50+1 oy alması gerekiyordu.
Ruhani'nin kazandığı 2017'deki 12. Cumhurbaşkanlığı Seçimlerinde katılım yüzde 73, geçen yıl yapılan 11. Dönem Meclis Seçimlerine ise yüzde 42,57 olarak gerçekleşmişti.
İbrahim Reisi'nin siyasi hayatındaki önemli dönüm noktaları:
14 Kasım 1960'ta İran'ın kuzey doğusundaki Meşhed kentinde doğan Seyyid İbrahim Reisi, eğitimini Şii İslam'ın entellektüel merkezi kabul edilen Kum'da tamamladı.
1975'te Şah Rıza Pehlevi'nin yönetimine karşı hoşnutsuzluğun arttığı dönemlerde ülkenin önde gelen İran din alimleriyle bu kentte toplantılara katıldı, İran devriminin mimarı Humeyni'nin devrim fikri ve özellikle devlet politikası ve yönetiminin din alimlerinin gözetimin olması gerektiği görüşünden etkilendi.
İdare ve hukuk alanına yönelen Reisi 1985'te Tahran savcı yardımcılığı görevine yükseldi. Kariyerini iç muhalfetle mücadeleye adayan Reisi 1988 İran-Irak Savaşı'nın ardından Humeyni tarafından oluşturulan ve siyasi idamları gerçekleştiren "Ölüm Komitesi'nde yer aldı. Bu görevi nedeniyle muhalifler arasında "katliam Ayetullah" olarak anılıyor.
Reisi 1989-1994 tarihleri arasında Tahran savcısı,1994-2004 tarihleri arasında Din Adamları Özel Mahkemesi'nde başsavcısı ve 2004-2014 tarihleri arasında da Yargıtay Birinci Hakimi olarak görev yaptı.
2009 cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından yaşanan eylemlerin bastırılmasında önmli rol oynayan Reisi 2016 yılında Ayetullah Hamaney tarafından ülkenin en büyük vakfı olan Astan-ı Kuds-i Rezerv'inin başına getirildi. Reisi'ye önemli nüfuz kazandıran bu görevde milyarlarca dolarlık servetin yönetimini üstlendi.
Ülke yönetimindeki yüksek kademesine rağmen yolsuzlukla mücadele konusunda sert çıkışlar yapan Reisi 2017'deki cumhurbaşkanlığı seçiminde Hasan Ruhani'ye karşı aday oldu ancak seçimi kaybetti. Reis'nin o seçimde oyların yüzde 38'ini almasının popülist söyleminin halkın desteğini aldığının işareti olarak görüldü.
İbrahim Reisi 2019'da Yargı Erki Başkanı oldu. Göreve gelir gelmez hükümet yetkilileri ve önde gelen iş insanlarına karşı yolsuzluk davaları açan Reisi, eski Ruhani hükümetine yönelik eleştirilerini de sürdürdü.
Seçimlerde eski cumhurbaşkanı ve eski meclis başkanı gibi isimlerin adaylığının veto edilmesiyle önü açılan Reisi ülkenin yeni cumhurbaşkanı oldu.