Özel: Türkiye'yi bir avuç cunta yönetiyor

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in çağrısıyla CHP'nin 21'inci Olağanüstü Kurultayı 'İrade Milletindir'' sloganıyla Ankara Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde toplandı. Salonda, Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu için temsili koltuk ayrıldı. Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu 'Divan Başkanı' olarak seçildi. Daha önce aday olacağını açıklayan Ümit Uysal ise adaylıktan çekildi. Özel konuşmasında Türkiye'nin bir avuç cunta tarafından yönetildiğini ve bu cuntanın mali ayağının da Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olduğunu iddia etti.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), "partiye kayyum atanmasını engellemek amacıyla" aldığı karar doğrultusunda, 21. Olağanüstü Kurultayı bugün Ankara'da toplandı.

ÖZEL VE ŞİMŞEK YARIŞIYOR: ÜMİT UYSAL ADAYLIKTAN ÇEKİLDİ

Genel Başkan Özgür Özel'in yeniden genel başkanlığa aday olduğu kurultayda, Antalya Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal ve eski milletvekili Berhan Şimşek de aday olacağını açıklamıştı.

Uysal, kurultay başladıktan sonra adaylıktan çekildiğini açıkladı.

UYSAL: ADAYLIKTAN ÇEKİLİYORUM

Adaylıktan çekilen Uysal'ın açıklaması şöyle:

"Kıymetli dostlarım, değerli yol arkadaşlarım; Bildiğiniz üzere, bugünkü tarihli CHP Olağanüstü Kurultayı’nda, CHP Genel Başkanlığı’na adaylık için girişimde bulundum.

1. Hükümetin partimize yönelik hukuksuz saldırılarına karşı partimizin güçlendirilmesi; Sayın Ekrem İmamoğlu başta olmak üzere tutuklu arkadaşlarımızın tahliyesinin sağlanabilmesi için güçlü ve tutarlı bir yönetim anlayışının inşası.

2. Her ne kadar mevcut yönetimin son 15 günlük performansından memnun olunsa da, parti yönetimimizin en güçlü şekilde yeniden yapılandırılması.

3. CHP’nin, bütün Türkiye’yi kucaklayan, 85 milyonun tamamını yol arkadaşı kabul eden ve yüzde 50’yi aşan bir halk desteğine ulaşabilmesi.

Tam demokratik, kalkınmış, üreten ve paylaşan bir Türkiye için; toplumun tamamını kucaklayan, yüzde elliyi aşan oranda halk desteğine sahip olan bir CHP için mücadelem en güçlü şekilde devam edecek. Birleşe birleşe kazanacağız! Saygılarımla."

"İRADE MİLLETİNDİR" SLOGANI

CHP'nin kayıtlı 1368 delegesi, genel başkanın yanı sıra 60 üyeli Parti Meclisi (PM)  ile Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) üyelerini belirleyecek.

Özel, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasından 2 gün sonra yaptığı açıklamada, 4-5 Kasım 2023'te yapılan 38. Olağan Kurultay'da delegelere "para karşılığında oy kullandırıldığı" iddiasıyla başlatılan soruşturmayı "konusuz" bırakarak "kayyum atanmasını engellemek" için 6 Nisan'da olağanüstü kurultaya gideceklerini açıklamıştı.

Kayyum atamalarına ve İmamoğlu'nun tutuklanmasına tepki olarak "İrade milletindir" sloganıyla 21'inci kez toplanan CHP kurultayı, bugün Ankara'da Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde yapılıyor.

İMAMOĞLU'NA TEMSİLİ KOLTUK

CHP'nin 21. Olağanüstü Kurultay'ında Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu için temsili koltuk ayrıldı.

Ayrıca ayarlanan oturma düzenine göre CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in sağ tarafında Hikmet Çetin, Hikmet Çetin'in yan tarafında ise Kemal Kılıçdaroğlu oturuyor. 

İmamoğlu için ayrılan koltuğun sol yanında da CHP'nin eski Genel Başkanı Altan Öymen ve Murat Karayalçın oturuyor.

Salonda bulunan her bir koltuğun üzerine Silivri'de tutuklu bulunan Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan'ın gönderdiği mesaj konuldu.

PANKARTLAR ASILDI

Nazım Hikmet Kültür Merkezi'ne "Cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu'na özgürlük", "Adayımı yanımda sandığı önümde istiyorum" ve "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz" yazılı pankartlar asıldı.

ÖZGÜR ÖZEL SALONA GELDİ

CHP lideri Özgür Özel, saat 09.50 sularında kurultayın yapılacağı salona geldi.

Özel, kendisini bekleyen partililerle selamlaştı.

İMAMOĞLU'NDAN MESAJ

Silivri'de tutuklu bulunan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP’nin olağanüstü kurultayı nedeniyle X hesabından bir paylaşım yaptı:

"Cumhuriyet Halk Partisi’nin kurultayları ilk günden beri bu haysiyetin, bu kararlılığın simgeleştiği, bu mücadelenin şekillendiği yerler olmuştur. Hiç kuşkum yok, kurultayımız bugün de aynı yolu izleyecektir. Partimiz, millî görevini tamamlama gereğini her görüşün üstünde tutacak, Cumhuriyetimizin temel ilkeleri doğrultusunda özveriyle, kararlılıkla yürüyecek ve muhakkak başaracaktır. Sonuna kadar birlikte yürüyeceğimiz bu onurlu yolda karşımıza çıkaracakları zorluklar, yaşatacakları eziyetler birer teferruattan ibarettir. Bu duygularla, Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’e ve bütün kurultay delegesi yol arkadaşlarıma başarılar diliyorum."

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP'nin önceki genel başkanları Hikmet Çetin, Altan Öymen ve Murat Karayalçın ile kucaklaştı.

DİVAN BAŞKANI SEÇİLDİ

Kurultayda, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu "Divan başkanı" olarak seçildi.

Konuşmasına şair Hasan Hüseyin Korkmazgil'in "Acıyı bal eyledik" şiirini okuyarak başlayan Çavuşoğlu, "Ekrem İmamoğlu'nu Silivri'ye atmak kurtuluş mu? Ömrünü cefaya harcamış, güzel-aydınlık günlerin umudu ile Türkiye'nin dört bir yanından gelen CHP sevdalısı delege dostlarım. Karanlıkları aydınlığa, geleceği umuda taşıma anlamında her daim mücadelesinde CHP'nin köşe taşlarında yerlerini alan, bugüne kadar her varlığımızda onlarla birlikte yol yürümekten gurur duyduğumuz kadınlarımız, gençlerimiz..." dedi.

"ZOR ŞARTLAR ALTINDA KURULTAYIMIZI YAPIYORUZ"

Çavuşoğlu, CHP'nin önceki genel başkanları Gazi Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü, Bülent Ecevit, Erdal İnönü'yü rahmet ve minnetle anarken, kurultaya katılan Hikmet Çetin, Altan Öymen, Murat Karayalçın ve Kemal Kılıçdaroğlu'na da teşekkürlerini iletti.

Çavuşoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bütün bu zor şartlarda başlatmış olduğumuz değişim yolculuğuyla Türkiye'nin rengini baştan aşağıya değiştiren, umudun yeniden örgütlenmesini, Ege'nin tüm dağlarında kırmızıya boyanmış coğrafyasına sahip olan, bir ülkenin mimarı olan, Kırıkkalesi'nden Adıyaman'ına, Afyon'undan Giresun'una Türkiye'nin 14 büyükşehrini, 21 ilini, 400'den fazla seçim bölgesinde bayrağımızı en yükseğe dalgalandıran ve bugün burada birlikte umudun yeniden örgütlenmesini sağlayan Sayın Genel Başkanım Özgür Özel'i de saygıyla ve sevgiyle selamlıyorum.

Maalesef bugün bu salonda, bu şartlarda bu kurultayı yapıyor olmak bizler açısından her ne kadar zorlukları ifade etse de bugün bu şartların oluşmasını sağlayan kayyum tehlikesine karşı ivedi bir çözümle partimizin geleceğini kurtarma anlamında bu dar salonda, bu kurultayı yapmak zorunda kaldığımızı da ifade etmek istiyorum. Ankara'daki Arena Salonu'nun istendiği anda 3 günlük bir süre ve akıbetinin belli olmaması nedeniyle kurultayımızın yapılabilmesini sağlama adına bugün bu salonda, bu zor şartlar altında kurultayımızı yapıyoruz. Salonumuz ve fiziki şartlarımız küçük olabilir ama bizler bugün bu ülkede aydınlık yarının temsilcileri olarak umudun örgütlendiği bir kurultay olması dileğiyle hepinizi selamlıyorum."

"KURMAK İSTEDİKLERİ O KAYYUM OYUNUNU HEP BERABER BOZACAĞIZ"

"Bizler 38. Olağan Kurultay'ın delegelerinden biri olarak o kurultayda hep birlikte bu partinin ve bu ülkenin geleceğine giden yol haritasını birlikte çizdik. Ama maalesef bugün geldiğimiz noktada umudun örgütlenmesi, gelecekte kendi saltanatlarının sona ereceğini düşünenlerin kurmak istedikleri o kayyum oyununu hep beraber bozacağız. O kurultayda hep beraber 38'nci kurultayımızı, tüm açıklığıyla, tüm şeffaflığıyla hep birlikte başarmıştık. Bugün de inanıyorum ki bu kurultaydan itibaren de yeniden umudun örgütlendiği Türkiye'yi hep birlikte yaratacağız."

"DEMOKRASİ SAVAŞÇILARINI SAYGI VE SEVGİLERİMLE SELAMLIYORUM"

Çavuşoğlu, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Bugün, birçok dostumuzun umudunun Türkiye'nin 15 milyonunun da geleceğinin temsilcisi ve CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunmaktadır. Buradan bir kez daha Ekrem İmamoğlu şahsında tüm demokrasi savaşçılarını saygı ve sevgilerimle selamlıyorum. Bu yolcuğumuzun içerisinde 19 Mart darbesinin hemen arkasında Saraçhane'de büyük bir direnişin başlaması, o direnişle beraber umudun örgütlendiği herkesin ve özellikle Gezi olaylarından bu yana alanda görmediğimiz gençlerin yeniden umutlarıyla beraber o alanda yer aldığını hep beraber yaşayarak gördük. Maalesef hayatında hiç kimseyi incitmemiş o gençlerimizden 301 tanesinin bugün zindanlarda tutuklu olmasını da ve onlarla beraber yol arkadaşlığı yapmış olmanın onurunu taşıyoruz."

ÖZGÜR ÖZEL KÜRSÜDE

Divan kurulu başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu'nun konuşmasının ardından Özgür Özel, saat 10.20 sularında kürsüye çıktı ve partililere seslenmeye başladı.

Özel'in konuşmasından satır başları şöyle:

* Bu kurultay yapılamasın diye bir cuma akşam üstü 16.59'da kayyum tebliğ etmek üzere kurulan kumpası boşa çıkarıp, bu kurultay yapılamasın diye arena salonuna cevap süresini bekletip kurultay ilanını boşa çıkarmaya çalışıp, bu kurultay yapılamasın diye yıllar önce kendi onayladıkları tüzüğe rağmen sabah tam 10.00'da hazır olmazsa kurultayı yaptırmayız, iptal ederiz hesaplarını boşa çıkarıp 81 ilden, 973 ilçeden bir pazar sabahı buraya gelip tertemiz iradelerini lekelemeye çalışan kumpasçılara karşı CHP'nin tarihini, bugününü, yarınını, iradesini ve geleceğe yönelik olarak bu ülkenin teminatı olduğunun gerçekliğini tüm Türkiye'ye gösteren canım arkadaşlarım hepiniz hoş geldiniz.

ÖZEL'DEN İMAMOĞLU'NA SELAM

* Ne olursa olsun başaracağız... 9 Mart darbesine direnmek için sokaklara inen on milyonlara, hukuksuzca hapiste tutulan Ahmet Özer’e, Rıza Akpolat’a, Alaattin Köseler’e, Resul Emrah Şahan’a, Mehmet Murat Çalık’a, Silivri zindanlarında tutulan belediye meclis üyelerimize, bugünlerde tekrar hak arayacaklar olursa onlara gözdağı olsun diye 3 sefer beraat etmelerine rağmen Gezi davasından hepimiz adına orada tutulan Çiğdem Mater’e, Mine Özerden’e, Osman Kavala’ya, Can Atalay’a canım kardeşim Tayfun Kahraman’a, diğer siyasi partilerden tutsak olan tüm siyasilere ve Silivri Cezaevi’nde yatan yiğidime, aslanıma TC’nin bir sonraki cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’na merhaba.

"KAYYUM KUMPASINA KARŞI BİR ARADAYIZ!"

* Bugün 19 Mart başarısız darbe girişiminin bir ayağı olan partimize kayyum atama planını bertaraf etmek, CHP'nin ne demek olduğunu cümle aleme göstermek için buradayız. Kafasında bavullarını toplayıp gitmeye karar veren gençler bir seçim daha bizi beklemeye karar verdi demiştim, işte o gençlerin umudu için buradayız.

* Demokrasiye olan inancımız sonsuzdur, millet karar vermiş partimiz 47 yıl birinci parti olamamıştır, millet karar vermiş AKP 23 yıldır ülkeyi yönetme yetkisi almıştır. Demokraside aslolan milletin kararına saygıdır. CHP bu saygıyı duymuş hata kusuru kendinde aramış 47 yıl sonra yine bir başarı elde ettiyse demokratik sınırlar içinde elde etmiştir. Kimin demokrat olup olmadığına kaybettiğinde ne yaptığına bakarak karar verilir. Biz bugün kazandığında nasıl davranan kaybettiğinde nasıl davranan bir anlayışı hep birlikte mahkum etmek için buradayız.

* Meydanları kitleleri üyeleri gençlerimizi sokağa mitinge eyleme hazırladık ve her geçen gün örgütümüzün bu kabiliyetlerinin hızla artmakta olduğunu, organizasyon yeteneklerini hızla geliştirdiklerini, özellikle 18-25 yaş arası gençlerin partiye üye oldukları gelişmeleri memnuniyetle takip ettik. Milletin sandıktaki mesajını doğru okumaya gayret ettik. Karşımızdaki partileri seçmenlerine duyduğumuz saygıyı gözeterek zaman zaman diplomatik ilişkilerle aman zaman liderleri aşıp onların seçmenleriyle konuşan bir dili ortaya koyup arkasında durduk. Partimizi birinci parti olarak tutmaya devam ettik. Geçen yıl temmuz ayı itibariyle 6 büyük firmanın ortalamasında yerel seçimde aldığımız oy oranında bugün genel seçim olsa tercihi CHP olacaktır cevabıyla ulaştık.

"ADIMLARI SİSTEMATİK BİR ŞEKİLDE ATMAYA BAŞLADILAR"

* Karşımızda muhataplarımız ne yaptı? Demokrasi sınavı kazandığında değil kaybettiğinde verilir. İktidar partisi ilk kez kaybettiği seçimlerden sonra yaptıklarıyla kaybetmenin sınavından geçemediğini tüm dünyaya göstermiştir.

* Kamu gücünü rakiplerine karşı kullanarak rakiplerini ve bizi sindirme gayretine giriştiler. Milleti kutuplaştırarak koltukta kalabileceklerini hesap ettiler ancak attıkları her adımda daha da zayıfladılar. Ülkemizdeki yoksulluğu daha da derinleştirdiler. Yasakları yoksulluğu yolsuzluğu daha da ileriye götürdüler. Demokrasiyi işine geldiğinde binilecek bir tren gibi görenler yenildikleri seçimden sonra hızla o trenden inmeyi tercih ettiler. Ellerindeki iktidar yetkisini kötüye kullanan despot bir rejimi kurmak için adımları planlı ve sistematik bir şekilde atmaya başladılar.

"CHP TÜRKİYE'NİN BİRİNCİ PARTİSİ"

* Yaşadığımız Saraçhane sürecinden önce yapılmış tüm anketlerin dün açıklanan mart ayı ortalamasında CHP kurulduğu gün olduğu gibi bugün de Türkiye’nin birinci partisi.

* Gezi benzeri sokakta toplanma gibi işlerin 12 yıl sonra bile devlet tarafından cezalandırılacağı hissini yaymak üzere özel tasarımlı operasyonlar yaptılar. Bunun içine RTÜK’ü de TRT’yi de devletin tüm kurumlarını alet ettiler. AK Parti iktidarına muhalefet etmeyi tek suç olarak resmileştirdiler. Oysa uyuşturucu baronlarını mafyaları milletin üzerine çökerken onlara ses etmeyenler, af talep edenler milletin ak parti iktidarına muhalefetini tek gözaltına ve tutuklama sebebi olarak gördüler.  Temel amaçları Beylikdüzü’nde 1 İstanbul’da 3 kez Erdoğan’ın adaylarını mağlup eden İmamoğlu’nun önünü kesmekti.

* Her adımlarına hep birlikte kararlılık ve cesaretle mukabele ettik. Onlar adayı vatan emniyete götürdüklerinde artık sandık CHP üyelerinin değil bu darbe girişimine direnmek isteyenlerindir diyerek dayanışma sandığına davet ettik.

* Bu örgüt o gün 1 milyon 650 bin kişi 14 milyonun üzerinde yurttaşa, daha önce üyesi olmadıkları bir siyasi partinin kendi ön seçim sandığını dayanışma gösterebilecekleri bir demokrasi alanı gösterebilecekleri, 104 yaşında sandık başına koşan dedeyi, anasının karnındaki 3 aylık bebeği oraya taşıyan motivasyonu sağlayan her bir bireyin alnının ortasından öpüyorum.

"3 KİŞİNİN BİR ARAYA GELMESİ BİLE YASKALANDI"

* Ön seçim motivasyonu 19 Mart darbe girişiminin olduğu gün, her darbenin bir hedefi şüphesiz İstanbul’un seçilmişi, bir sonraki cumhurbaşkanı adayımız bir hedef mekanı İstanbul’un emaneti Saraçhane’ye kayyım  atamak olduğunu sabah gördüğümüz sözde terörle ilişkilendirilen dosyadan gördük.  Ona İstanbul’da sokağa çıkmak neredeyse yasaklandı. 3 kişinin bir araya gelmesi 5 günlüğüne yasaklandı. O yasağı duyduğumuzda verdiğimiz karar Saraçhane’ye gitmek, o İstanbul’un emanetine İmamoğlu olmadığı sürece emanet kabule dip gece gündüz sahip çıkmak ve İstanbulluyu davet etmek oldu.

* Bütün yolları kapattılar, tomaları koydular milletimizin bağrından kopmuş canım polislerimize milletimizin evlatlarını üniversiteden adıma atmaya, tarihi yarımadaya adım atmamaya talimat verdiler. Bin kişi toplanırsa gidecek yeri kendiniz belirleyin diye emniyetteki müdürleri tehdit ettiler. Saraçhane tarihinin en büyük kalabalığıyla 1 milyon 200 bin kişiyle darbe girişimini hep birlikte geri püskürttük.

"TÜRKİYE, BİR AVUÇ CUNTACIDAN BÜYÜKTÜR"

* Bugün Türkiye’de yine milletin çözeceği bir denge durumu mevcuttur. Cuntacılar yani darbeyi planlayanlar bir önceki seçimin sonuçlarından dolayı sarayda devlet dairelerindeki makam odalarına hapsedilmiş bir cunta olarak durmaktadırlar ama sokaklar irade halkındır, bizimle birliktedir.

* O cunta arkadaşlarımızı esir tutmaktadır. Bugün Türkiye’yi seçimden korkan, rakibinden korkan, milletten korkan bir cunta yönetmektedir. Tayyip Erdoğan halkın desteğini arkasına alan bir cumhurbaşkanı değil, halkın desteğini alanları kendine rakip olabilecekleri hedef alan bir cunta başkanına dönüşmüştür. Artık meşruiyeti yoktur, seçimden, sokaktan korkmaktadır. Bugün bu salondaki irade o cuntayı dağıtacak iradedir. Türkiye bir avuç cuntacıdan büyüktür.

TÜRKIYE İTTIFAKI: SORUMLU BENİM!

* Adına kent uzlaşısı da deseler bizim Türkiye ittifakı dediğimiz bu süreçte belediye başkanlarımız ne ile suçlanıyorsa onu partinin genel başkanı olarak kendi talimatım olarak ilettiğimi ve sorumlunun ben olduğumu açıkça ifade ediyorum.

"EKREM BAŞKANA KURULAN KUMPAS, KÜRTLERİN SEÇİLME VE SEÇME HAKKINA KURULAN KUMPASTIR"

* İktidar Kürtlerin belediye meclisinde temsil edilmesini suç saymaktadır. Biz barıştan yanayız barışa destek oluruz, terör örgütünün silah bırakacağı, Kürtlerin sorunlarının demokratik yollarla aşılacağı her türlü girişimi yıllarca savunduk. Ama karşımızdaki iktidar batıda seçimlere giren Kürtlere terör yaftası yapıştırmaktan çekinmiyor. Ekrem başkana kurulan kumpas bir yanıyla Kürtlerin seçilme ve seçme hakkına kurulan kumpastır. Kürtler CHP’ye güvenebilirler ama kendilerini defalarca kandırmış her fırsatta suçlamış, cezalandırmış, zulmetmiş bu AK Parti iktidarına en kuvvetli yanıtı yine kendileri vereceklerdir. Kürt meselesinin çözümü Türkiye’nin demokratikleşmesinden geçer. Şehit annelerinin gözünün içine bakamayacağımız hiçbir sürecin içinde olmayacağız.

"23 YILDIR YENEMEDİYSEK EN BÜYÜK SORUMLULUK BİZE AİT"

* İddiaları oluşturmak için bu kadar ahlaki zeminden uzaklaşmaları kendileri için bile değilse bu ülkede onları bu mevkilere getiren bir iktidarı 23 yıldır yenemediysek en büyük sorumluluk bize aittir, ne yapmak gerekiyorsa ilk seçimde kazanıp bu ülkeyi yeniden demokrasi ile tanıştırıp, yargıdaki bir avuç çeteyi eninde sonunda yargılandıkları günleri göreceğiz.

ÖZGÜR ÖZEL,ERDOĞAN'A MEYDAN OKUDU

* Ben İmamoğlu'nun, bu davaların avukatıyım. Sen de Akın Gürlek yerine bu davaların savcısıysan, getir yargılamayı bu hafta yapalım. Talep eden sanıklar açısından canlı yayına açalım sizin iftiralarınızı, Akın’ın iftiraları, bunları teker teker çürüttüğümüz kanıtlar TRT ekranlarından canlı yayınlansın. Hodri meydan!

"MEHMET ŞİMŞEK TÜRKİYE’DEKİ CUNTANIN MALİ AYAĞI OLAN KİŞİDİR"

* (Yurt dışı yasağı olan TÜSİAD yöneticilerine Euro Chambres daveti) Soruyorlar ne suç işlemişler diye; hükümeti eleştirmiş diyorlar. Mehmet Şimşek o insanları ikna edip para bulmaya çalışıyor. Mehmet Şimşek dünyada demokrat görünen gerçekte Türkiye’deki cuntanın mali ayağı olan kişidir.

* MASAK'ta rapora imza atacak uzman veya kıdemli bulamadılar. Bizzat Mehmet Şimşek'in baskısıyla bir uzman yardımcısına imza attırdılar.

ERDOĞAN'A İMAMOĞLU TEPKİSİ: HUKUK GÜVENCESİNİ KALDIRMAK NEDİR!

* Bir yandan Türkiye’ye yabancı yatırım gelsin diye çırpınan biziz. AB’ye tam üyelik nedir hukuk devletini savunmak nedir, ama hukuk güvencesini kaldırmak nedir? Diploma iptal ediyorsun 30 yıl sonra, Türkiye’nin adını bilmeyenlerin adını bildiği İstanbul’un mazbatasını iptal ediyorsun ya! Hazmedemeyip kumpas kurup içeri atıyorsun!

"ÇIKARIN TELEFONLARI!"

Özgür Özel, bir önceki kurultayda iktidar yanlısı medyada çokça yer alan 'delegelere telefon dağıtıldı' iddialarına da çok sert tepki gösterdi.

Özel, delegelerin hepsinin aldığı telefonları kendi paraları ile aldıklarını ifade etti ve bütün delegelerden cep telefonlarını kaldırmalarını istedi:

"1300 delegemiz telefonunu çıkarsın! Ey savcı bey, burada 1300 telefon var, IMEI numarası üzerinden baz istasyonunuza sinyal veriyoruz. Bak bakalım aynı bayiden alınan bir tane telefon bulabilecek misin!"

GENEL BAŞKANLIK İÇİN 2 ADAY

Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun aday olmayacağını açıklamasının ardından, kurultayda Özgür Özel'in genel başkanlık için tek aday olması bekleniyordu.

Ancak Antalya Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal ve ve eski İstanbul milletvekili Berhan Şimşek de aday olacaklarını duyurdu. Uysal ve Şimşek'in resmen aday olabilmesi için delegelerin en az yüzde 5'inin oyuyla genel başkanlığa aday gösterilmesi gerekiyordu.

ÜMİT UYSAL ADAYLIKTAN ÇEKİLDİ

Son olarak, Ümit Uysal adaylıktan çekildiğini açıkladı.

Uysal, "Partimi yıpratmamak adına, adaylığımı sürdürmeyeceğim" dedi.

CHP'li belediyelere yönelik operasyonlar, Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanması ve partiye kayyum olasılığının tartışıldığı bir süreçte gerçekleşen kurultayın, CHP delegesini konsolide edeceği ve Özel'in kurultaydan daha da güçlenerek çıkacağı yorumu yapılıyor.

İMAMOĞLU'NDAN DELEGELERE MEKTUP

Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu da 21'inci Olağanüstü Kurultay öncesinde delegelere mektup gönderdi.

İmamoğlu mektubunda kararlılık mesajı vererek, "İlkelerimiz ışığında yolumuza devam edeceğiz. Partimiz, milli görevini tamamlama gereğini her görüşün üstünde tutacak, Cumhuriyetimizin temel ilkeleri doğrultusunda özveriyle, kararlılıkla yürüyecek ve muhakkak başaracaktır. Ne yaparlarsa yapsınlar başaracağız" ifadelerini kullandı.

OĞUZ KAAN SALICI'DAN KARŞI LİSTE

Kurultay'da asıl yarışın Parti Meclisi (PM) için olması bekleniyor. CHP yönetimi, PM seçimini gerekli koşulları taşıyan partililerin aday olabileceği ve delegelerin de bunlar arasından seçim yapabileceği "çarşaf liste" ile yapılmasını kararlaştırdı.

Ancak CHP lideri Özel'in PM'de yer almasını isteyen isimleri içeren bir "anahtar liste" çıkarmasına da kesin gözüyle bakılıyor. "Anahtar liste" resmi olmasa da delegelere çarşaf liste içinden kimleri seçecekleri konusunda bir anlamda "kılavuz" olarak nitelendiriliyor.

Genel başkan adayı çıkarmayan parti içi muhalefet de hesabını PM üzerinden yapıyor. Bir grup milletvekili, genel merkeze karşı ortak liste çıkarmayı ya da bireysel adaylarla Özel'in listesini delmeyi planlıyor.

38. Olağan Kurultay'da Özel'e karşı alternatif liste çıkaran İstanbul milletvekili Oğuz Kaan Salıcı, "denge ve dayanışma" adı altında karşı liste çıkaracak.

'GÖLGE KABİNE'YE İMAMOĞLU REVİZYONU

Kurultayın ardından CHP lideri Özgür Özel, yeni PM içinden Merkez Yönetim Kurulu'nu (MYK) belirleyecek.

Özel, genel başkan seçildiği 38. Olağan Kurultay'ın ardından parti yönetiminde yeni bir yapılanmaya giderek, sayısı 24'e çıkarılan MYK üyeleri içinden 18 kişilik "gölge kabine" açıklamıştı. MYK üyelerinin 6'sı ise parti işleyişinden sorumlu.

Olağanüstü kurultayın ardından gölge kabinenin MYK içinden belirlenmesinden vazgeçilerek, cumhurbaşkanı adayının çalışmalarında aktif rol alacak bir yapıya dönüştürülebileceği belirtiliyor. 

Partinin cumhurbaşkanı adayı ilan ettiği İmamoğlu da Ankara ve İstanbul'da cumhurbaşkanlığı çalışma ofisleri kuracaklarını açıklamıştı.

Parti kulislerinde gölge kabinenin, İmamoğlu'nun tercihi doğrultusunda şekilleneceği ve seçim kampanyasında rol alacak şekilde yapılandırılacağı konuşuluyor.

KILIÇDAROĞLU DA KATILIYOR

Olağanüstü kurultayda aday olmayacağını ancak katılım için davet olursa değerlendirebileceğini açıklayan eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da kurultayın yapılacağı salona geldi.

CHP lideri Özgür Özel, cuma günü kendisinden önce genel başkanlık yapan Kemal Kılıçdaroğlu, Altan Öymen, Hikmet Çetin ile Sosyal Demokrat Halkçı Parti Genel Başkanlığı yapan Murat Karayalçın'ı kurultaya davet etmişti.

Bakmadan Geçme

Politik Adam - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!
WhatsApp İhbar Hattı
0538 483 25 53
ÇEKİN, GÖNDERİN, YAYINLAYALIM!