Fehmi Çalmuk

Bütün Haklar Kan Dökülmeden Verilebilir mi ?

Fehmi Çalmuk

Bundan 31 yıl önce söylenmiş bu sözü yazın bir kenara:

“Meclis yarın inananların eline geçecek. Bütün bu haklar kan dökülmeden verilecek.”

Bu sözün altını çizin. Hatta levha yapıp duvarı asın. Bu sözü söyleyen lider tecride alındı. Hastane kapılarında bekletildi.

Kamuoyunda konuşulduğu gibi Türkmen Bey’i Devlet Bahçeli, mitilini ne DEM Parti kapısına ne de “İmralı vapurunun” kalktığı iskeleye serdi… İddia şu: Terörist başından medet umulmuyor ! 

Ancak terör örgütünün şeytan üçgeni gibi oluşturulan; Kandil, Rojava, Avrupa gibi saç ayaklarının bertaraf edilmesi var hesapta. Biri kriminal finansı, biri bölgesel, diğeri ise uluslararası silahlı güçlerini örgütlüyor. Her bir ayak başka bir ülkenin güdümünde… İmralı heyetinde de üçlü saç ayağı var. Biri feodal yapıyı, diğeri DEM içindeki sosyalist bloğu, öbürü ise silahlı güçlerin finansını temsil etmiyor mu?

Hal böyleyken Sayın Bahçeli, devlet adına eşek arılarının kovanına çomak soktu ve örgütün kimyasını bozdu. Dedi ki: “Devlet uyumaz… Değirmeni yavaş işler, ancak ince öğütür.”
Devlet, bir delikten ikinci kez geçmez. FETÖ unsurları ve onların işbirlikçileri çözüm sürecini hem sabote etti hem de imha etti. 15 Temmuz öncesi süreç, FETÖ’nün altın neslinin Türkiye Cumhuriyeti’nden intikam alma süreciydi.

Hükümet çözüm süreci samimiyetinde ısrar edince, şehirlerin altını kazıyarak, yurt dışından keskin nişancılar getirerek bölgesel özerkliğin provasını yapmak istediler de Allah’tan Sur içinde kurşuna boğuldular.

Devlet uyumaz; her adımın bir vakti, her planın bir uygulama alanı vardır.

Cennetmekân Necmettin Erbakan Hocam, 25 Şubat 1994 tarihindeki Bingöl’deki tarihi konuşmasında ne diyordu:

“Bu ülkenin evlatları asırlar boyu mektebe başlarken besmeleyle başlar. Siz geldiniz, bu besmeleyi kaldırdınız. Ne koydunuz yerine? 'Türküm, doğruyum, çalışkanım.' Sen bunu söyleyince, öbür taraftan da Kürt kökenli bir Müslüman evladı, 'Ya öyle mi, ben de Kürtüm, daha doğruyum, daha çalışkanım' deme hakkını kazandı. O Meclis yarın inananların eline geçecek. Bütün bu haklar kan dökülmeden verilecek.”

Öyle olmadı mı? İmralı heyetinin açıklamasına bakarsanız bir kelime Kürt sorunu ifadesi var mı? Ya da demokratik özerklik kelimesi? Kan dökülmeden hakların alınmasına/verilmesine ilişkin bir süreç başladı. Halklar konusu zaten netameli bir konu, oraya pek girmeyelim. Irak’ın kuzeyine Barzani ile görüşürken Kürtçe bilen tercüman götüren DEM yönetimi, konuşamadığı bir dil üzerinden silahlı mücadeleye neden arıyordu ki? Ellerinde patlayan bombanın farkına yeni vardılar. Kimyaları bozuldu. İnşallah terör düzenleri de bozulacak…

Terörist başı Öcalan, çözüm süreci heyetinin içinde olan Altan Tan’a şöyle seslenmişti:

“İslamcıların 40 yıllık hayalini gerçekleştiriyoruz.”

Ne oldu şimdi? Bin yıldır süre gelen Türkiye'nin bölücü terör nedeniyle 50 yıllık hayali olan "Türk-Kürt kardeşliği"ni gerçekleştirmenin arefesindeyiz. Düne kadar kardeşlerin bile inanmadığı, torpillediği bir medeniyet projesi… Ne diyordu Erbakan ? “Meclis yarın inananların eline geçecek. Bütün bu haklar kan dökülmeden verilecek.”

Yazarın Diğer Yazıları